Atatürk'ün Sağlığı Hastalıkları ve Ölümü

Eren Akçiçek

Atatürk'ün Sağlığı Hastalıkları ve Ölümü Gönderileri

Atatürk'ün Sağlığı Hastalıkları ve Ölümü kitaplarını, Atatürk'ün Sağlığı Hastalıkları ve Ölümü sözleri ve alıntılarını, Atatürk'ün Sağlığı Hastalıkları ve Ölümü yazarlarını, Atatürk'ün Sağlığı Hastalıkları ve Ölümü yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bir seyahatlerinde halktan biri kendisine bir sual sordu "Yaptıklarınız için siz nereden ilham aldınız?" Atatürk bu suale bir tek kelime ile cevap verdi. "Milletimden!"
Sayfa 43 - Güven Kitabevi
Atatürk şunları söylemektedir: "Herhangi bir şahsın yaşadıkça memnun ve mesut olması için lazım gelen şey, kendisi için değil, kendisinden sonra gelecekler için çalışmaktır... Hayatta tam zevk ve saadet, ancak gelecek nesillerin varlığı, şerefi ve saadeti için çalışmakta bulunabilir. Bir insan böyle hareket ederken "benden sonra gelecekler; acaba böyle bir ruhla çalıştığımı fark edecekler mi?" diye düşünmemelidir. Hatta en mesut olanlar hizmetlerinin bütün nesillerce meçhul kalmasını tercih edecek karakterde bulunanlardır."
Sayfa 32 - Güven Kitabevi
Reklam
Yine İsmail Habib Sevük bir başka yazısında: "Atatürk'ün hitabeti, köpüklü bir şelale gibi taşkın, bazen yeşil ağaçlar arasından akan bir su gibi müşfik, bazen bulutların üstüne çıkan şimşekler gibi keskin ve heybetlidir." demektedir.
Sayfa 23 - Güven Kitabevi
İsmail Habib Sevük:"Cephedeki zaferi onun kılıcı kazandı, fakat içerideki davayı kazanan hitabetidir. Onun o kadar muhalifi vardı, niye yenildiler? Hitabetinin devliği... Hepsi o deve çarpıyor ve çarpıp devriliyor." demektedir.
Sayfa 22 - Güven Kitabevi
Atatürk'ün en başta gelen meziyetlerinden biri söz söylemedeki büyük kudreti idi. Atatürk Türk hitabetinin timsalidir.
Sayfa 21 - Güven Kitabevi
Atatürk'ün ayakkabılarını yapan Tanaş usta: "Atatürk çok zevkliydi, işini iyi yapan sanatkarları da çok takdir ederdi. Bir gün Dolmabahçe'de Viyana'dan getirttiği rugan-kapitone kırmızı terlikler yüzünden onunla haddim olmayarak tartıştım. Yüksek sesle; "Niye Viyana'dan getirtiyorsunuz? Biz bunun alasını yaparız" dedim. Öyle bir baktı ki on ikilik çiviyle mıhlar gibi; "Peki yap" dedi. Terliği aldım, ondan çok güzelini yaptım. Götürdüm. Terliğe baktı, "Demek ki memleketimizde de oluyormuş" dedi. Beni övdü. O bir kunduracı parçasını bile dinleyecek kadar büyüktü" demektedir.
Sayfa 21 - Güven Kitabevi
Reklam
440 öğeden 441 ile 440 arasındakiler gösteriliyor.