Yalnız şunları söylemeden edemeyeceğim:
"Savaş nedir?"
"Barış nedir?"
"Barışı savunmak için o korkunç atom bombası gerekli mi?"
"İnsanlıkla bilim niye aynı hızla ilerlemiyor?"
Çözülmemiş bu sorular kalbimi için için kemirip gidiyorlar.
15 Ağustos'ta Japonya nihayet yenik düştü. İstasyonun önü dilenciyle doluydu. Orada burada hırsızlar, eşkıyalar türedi. Şehrimiz güvenle yaşanabilecek bir er olmaktan çıkmıştı.
Bütün bunların sebebi neydi? Savaş! Savaş olmasa bu sefil insanlar türemez, dünya daha bir barış yeri olurdu. Yeni Anayasa'da savaş her haliyle kötülendi. Ne var ki, ülkemizle başka bir ülke arasında savaş olmasa bile, Japonya içinde aynı cinsten insanlar arasında bir savaş sürüp gitmekte. Böyle oldukça barışçı bir ülke olabilir miyiz? Barışçı bir ülke kurabilmemiz için bence her şeyden önce birbirimize karşı anlayışlı olmalıyız.
Atom bombasının üzerinden altı yılın günleri, haftaları, ayları geçti. Bugüne kadar kafamızda yaşattığımız düşüncelere artık bir son vermeliyiz. Savaşı bir yana bırakıp güzel bir Japonya kurmaya çalışmalıyız.