Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Aydınlar, Batı ve Biz

Akif İnan

Aydınlar, Batı ve Biz Sözleri ve Alıntıları

Aydınlar, Batı ve Biz sözleri ve alıntılarını, Aydınlar, Batı ve Biz kitap alıntılarını, Aydınlar, Batı ve Biz en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ey akıl ve idrak sahipleri! Biz neye benziyoruz bilir misiniz? Çeşme başında susuzluktan çatlayan birine benziyoruz. Servetini yemekten korktuğu için ölüme giden bir cimriye. Yalnız başımıza ve mevcut imkânımızla Batı bize zırnık vermez, ehemmiyete almaz bizi. Gırtlağımızı paralarcasına bağırarak söyleyelim: İslâm dünyasına yönelelim! Gerisi laftır ve tarihi yanılmaların tekrarıdır...
"Türkiye evine dön!" Bu ev, İslâm dünyasıdır, bir milyar insanı ve şu kadar ülkesiyle İslâm dünyası!...
Reklam
Çağımızın insanı özgür olduğunun zannı içinde, gönüllü olarak esirdir...
Biz, istediğimiz kadar kendimizi Batılı saymaya, ilan etmeye devam edelim, katiyen önemsemez bunu Batı, aklımıza güler. Bu durumumuzu, bizi daha kolay sömürmeye bir araç gibi kullanır. Ayağına, kendiliğimizden gittiğimiz için sevinir. Şimdiye kadar hep böyle olmadı mı?..
İslâm'ı mahkûm kıldılar ama imha edemediler...
Tüketme hırsı içinde yaşıyor bugün insan...
Reklam
Bu düzen, kendisine silah çekecek kadar düşmanlığını açığa vuranlardan daha ziyade, gerçek inançla bütünleşmiş olanlarımızı düşman görüyor hâlâ...
Gerçek aydın, yurtseverdir, idealisttir. Bu yüzden de geri kalmış ülkelerde nasibi, daima çile doldurmaktır...
Kişi yaşadığı toplumun, yani milletin kültüründen süt emmemişse tahsil ettiği bilgilerle, âlim olamıyor, mütefekkir olamıyor.
Zengin bir tarihimiz var. Yüksek bir medeniyet kurmuşuz. Ulaştığımız her alana kişiliğimizin damgasını vurmuşuz. Yüreklerimizde emperyalist gaye değil, evrensel bir bildiri taşıdık. Savaşlarımız halklarla değil, düzenlerle oldu; bu yüzden çok kısa sürede büyük fetihler yaptık ve kurduğumuz devlet, dünyanın en uzun ömürlü devleti oldu; halkları yüz yıllarca bize sadık kaldılar. Savaşlarımız, insanlığın kurtuluşu içindi. Batılı, Doğulu bütün halklar, insanca yaşamanın mutluluğuna ancak bizde erebiliyorlardı. Kurduğumuz düzende bütün soyların ve inanışların yeri adil ölçülerle belirlenmişti...
Reklam
İslâm mahküm kılınmasaydı Türkiye bugünkü sosyal, siyasal, ekonomik buhranlara düşmez; anarşinin, terörün pençesinde kıvranmazdı. Başka hiçbir dünya görüşü değil, sadece İslâm düşman olarak görüldü yıllarca. Yakın tarihimiz, irtica adı altında, İslâm'la mücadele etmenin tarihidir. Fanatik bir Cumhuriyet devrimcisi, daha doğrusu beyni dondurulmuş bir Batıcı kafasıyla değil, soğukkanlı bir yaklaşımla siyasi tarihimizi gözden geçiren herkes, açıkça görebilir ki Tanzimat'tan beri devletin gerçekleştirmeye çalıştığı bütün devrimlerin temelinde, İslâm'ı hayatımızdan söküp atmanın cehdi vardır. Bugünkü bunalımlarımız, İslâm'a karşı açılan savaşların başarısıyla orantılıdır...
İslâm bir nüfus kâğıdı olayıdır bugünkü insanda. Yani kendini Müslüman sayıp da İslâmi yönetim biçimine razı olmayan kişiler var...
Dünyanın denge unsuruyken, yüz milyonlarca insanın, Müslümanın baş bağladığı bir merci iken, yalnız kendi başımızın çaresine bile bakamayacak durumlara düşürüldük...
Tanzimat'tan beri yöneldiğimiz Batı, bizim siyasal bütünlüğümüzü parçalamaktan, bizim yeryüzündeki ağırlığımızı ortadan kaldırmaktan ve bizi kendisine kişiliksiz bir uydu yapmaktan başka hiçbir çaba taşımadı. Batı'ya yönelmeden önce, hangi noktadaydık, bugün nereye varmışız, düşünelim. Düşünelim de kendimize yönelelim...
280 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.