Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ayet ve Hadislerle Peygamberler Tarihi -1

İbn Kesir

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Her kim beni anmaktan (Kur'ân'dan) yüz çevirirse, onun için dar bir geçim vardır ve onu kıyamet günü kör olarak haşrederiz." O: "Ey Rabbim! Beni niçin kör olarak haşrettin? Halbuki ben gören bir kimseydim!" der. Allah der ki: "Bu böyledir, sana âyetlerimiz gelmişti de, sen onları unutmuştun, bu gün de sen öylece unutulacaksın!"
Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem], Ebû Bekir es-Sıddik [radıyallahu anh]'ı överken şöyle buyurmaktadır: "Her kimi İslâm'a davet ettiysem mutlaka duraklayıp düşündü. Yalnız Ebû Bekir hariç. O, hiç duraklamadı."
Reklam
26. Nûh dedi ki: "Ey Rabbim! Yeryüzünde kâfirlerden hiç kimseyi bırakma!" 27. "Eğer sen onları bırakırsan kullarını yoldan çıkarırlar ve sadece ahlâksız ve nankör çocuklar doğururlar." 28. "Ey Rabbim! Beni, ana babamı, evime mü'min olarak girenleri ve bütün mü'min erkek ve kadınları bağışla! Zâlimlerin de sadece helâkini artır."
'Ey Rabbim! Bunlar, kimdir?' dedi. Allah: - 'Bunlar, senin zürriyetindir!' dedi. Hz. Âdem bir de baktı ki, Allah'ın avuçlarında bulunan insanlardan her birinin yaşayacağı ömrü, iki gözünün arasında yazılmış. Bir de ne görsün, o insanların en parlak yüzlüsüne sadece kırk yıllık bir ömür yazılmış. Bunun üzerine Hz. Adem: 'Ey Rabbim! Bu, kimdir?' dedi. Allah da: - 'Bu, oğlun Dâvud'dur!' dedi. Allah, onun için kırk yıllık ömür yazmıştı. Hz. Âdem: - 'Ey Rabbim! Onun ömrünü arttır!' dedi. Allah: - 'İşte ona kırk yıllık ömür yazdım!' dedim. Hz. Âdem: - 'Ben, ömrümün altmış yılını ona verdim!' dedi. Allah: 'Dediğin gibi olsun. Sen, Cennet'te kal!' dedi. Hz. Âdem, Cennet'te, Allah'ın dilediği müddetçe kaldı. Sonra oradan indi. Yeryüzüne indikten sonra yaşadığı ömrünü kendince sayıp hesaplıyordu. (Günün birinde) yanına ölüm meleği geldi. Âdem: - 'Çabuk geldin. Oysa benim için bin yıllık bir ömür yazılmıştı!' dedi. Ölüm meleği: 'Öyledir, ama bu ömründen altmış yılı oğlun Dâvud'a vermiştin!' dedi. Fakat Hz. Âdem (bunu) inkâr etti. Dolayısıyla zürriyeti de inkâr eder oldu. Adem unuttu, zürriyeti de unutur oldu. İşte o günde (anlaşma ve akidlerin) yazılarak şâhitler huzurunda yapılması emredildi. " Bu, İbn Hibbân'ın naklettiği hadisin metnidir.
Resûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem]'den naklen şöyle geçmektedir: "Yüce Allah'ın, sahibi için âhirete ertelediği (ve) cezasıyla birlikte dünyada (sahibini) acele olarak cezalandırmayı uygun gördüğü (iki) günah vardır: 1. Haddi aşmak/azgınlık, 2. Akrabalık bağını kesmek."
Muhammed İbn Sîrîn [rahimehullah] de der ki: "İblis, kıyaslama yapanların ilkidir. Güneşe ve aya tapılması da, sırf kıyaslama yoluyla meydana gelmiştir." Bu iki rivâyeti de, İbn Cerîr et-Taberî nakletmiştir. Bunun anlamı şudur: İblis, kendisi ile Ådem arasında kıyaslama yapmak süretiyle düşündü. Kendisinin, Adem'den daha üstün olduğu görüşüne vardı. Kendisine ve diğer meleklere, Ådem'e secde etme emri verilmiş olmasına rağmen ona secde etmekten kaçındı. Eğer kıyaslama, nassa karşı yapılırsa geçersiz olur. Aslında onun bu kıyaslaması, zaten geçersiz bir kıyaslama şekliydi. Çünkü çamur, ateşten daha yararlı ve daha üstündür. Çünkü çamurda; durgunluk, yumuşaklık, ağırlık ve üretkenlik vardır. Ateşte ise sertlik, hafiflik, hız ve yakıcılık vardır.
Reklam
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.