55 yıllık süresinin ilk 17 yılı devrimci ve ilerici, sonraki 5 yılı Nazi ve faşist, daha sonraki 15 senesi demokrat ve liberal ve en sonraki 18 senesi sosyalist ve komünist olmak üzere tam 4 renk değiştiren ve bu renkler boyunca yalnız İslam düşmanlığında sabit kalan kızıl gazete...
Fakat bunlar o sapıklık soyundan adamlar ki, Türk'ün ruh köküne bağlı bir davranış gördüler mi, onu, ya korkunç bir sessizlik külü altında gömerler, yahut zayıf bir tarafını yakalamaları şartiyle, öksürüğü hoparlör bağlayacak derecede ortalığı şamataya boğarlar... Hele Türk'ün ruh köküne bağlı bu davranış zorla göze görünmeye ve ne vesileyle olursa olsun, duman çıkarmaya başlayınca, hep birden arslan kesilirler ve ağız birliğiyle çığlığı basarlar... Eski Roma falanjları gibi kol kola kenetli oldukları birlik ve beraberlik yalnız İslama, yani Türk'ün ruh köküne karşıdır.
(Odore de Femina)... Naci bu kokuyu almamak, duymamak, dünyada kadın diye bir mahluk bulunduğunu unutmak istiyor ama, ne mümkün!..
O da biliyor ki, kadın, bir yaniyle batırıcı ve kaybettirici olduğu kadar öbür yaniyle yükseltici ve erdiricidir.
Mesele işte bu gizli gerçeği yüreklere nakşedebilmektedir ve camilerde, imamın arkasında, bir hamalla mareşali, bir potin boyacısıyla atom alimini yanyana görebilmekte...
Necip Fazıl Kısakürek'in tek romanı olarak bilinen bu kitap bir romandan öte gayesi ve hedefi olan bir hakikati dillendirmiştir.
Olayın örgüsünü anlatma taraftarı değilim. Sadece ben bu kitabı okurken neden okudum sorusuna yanıt verecek şekilde inceleme yapacağım.
Hani olur ya bir şiir okursunuz tüm hayatınız gözlerinizin önünden geçer;