İlk kitap gibi, bu kitapta oldukça akıcıydı, çabucak bitti. Beğendim. Sam, Anna, Nick ve Cas, Şube'nin eline tekrar düşmemek için ultra dikkatli, tetikte yaşarlar. Bu sırada da geçmişe ait hatıraları parça parça geri gelirken onlarla da başa çıkmak zorunda kalırlar. Bu sırada Sam'le iyice yakınlaşan Anna'yı okumak keyifliydi. Bol aksiyonlu film izler gibi kitap akıp gidiyor. Anna, geçmişinden biriyle karşılaştığında olaylar ve duygular hepsi için iyice karmaşıklaşır. Ve birçok şeyle tekrar sınanırlar.
Bu kitapta birçok gerçek açığa çıkıyor ve zorlu mücadeleleri hiç azalmıyor. Kurgu gayet iyi ama şaşırtmıyor. Şaşırtmaması da rahatsız etmiyor.
Anna'ya kızdığım çok yer oldu, açıkçası bir ara ona saydırmadan duramadım. Hâlâ saf kalması beni biraz sinir etti. Onun dışında herkesin kendince bir amacı var ama bazıları sapkınlık derecesinde bu da ayrıca rahatsız ediciydi. Ama en sonunda Anna ile gurur duydum, yapması gerekeni yapmaktan geri durmadı, her iki durumda da.