Ben de Artık Fark Edilmek İstiyorum kitaplarını, Ben de Artık Fark Edilmek İstiyorum sözleri ve alıntılarını, Ben de Artık Fark Edilmek İstiyorum yazarlarını, Ben de Artık Fark Edilmek İstiyorum yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Birsen Başar'ın kendi hayatını anlattığı kitap, bence edebi olarak başarısız. Okurken beklentiyi düşük tutmak gerekiyor. Yer yer kendini tekrarlamış. Bunların dışında otistikler ve hayatları, verdikleri tepkilerin altında neler yattığını anlatması açısından benim için değerli bir kaynak oldu. Bir otistiğin aklından geçenleri okumak, empati kurmamı kolaylaştırdı.
Birsen Başar bir otistik ama ileri derecede değil ancak teşhisi konulana kadar gittiği psikiyatrisler onun davranışlarını şımarıklık olarak değerlendirmişler. Ben kitapta azimli bir kadın tanıdım. Tabi o aynı zamanda şanslı da iyi bir aile ve Avrupa da yaşıyor olması onun bu kadar başarıya imza atmasında büyük bir etken. Aynı hastalıkla Türkiye’de yaşıyor olsaydı, onu tanıma fırsatımız olacağını zannetmiyorum. Ne yazık ki eve kapatılan milyonlarcasından biri olacaktı ve onun çığlığını, çaresizliğini yakın çevresinden başka kimse duymayacaktı. Empati kurma adına mutlaka okuyun. Komşunuzda, ailenizde, yakın ve ya uzak çevrenizde varsa bu hastalıkla boğuşan, ona nasıl davranabilir nelerden hoşlandığını ve sıkıntılarını nasıl giderebileceğinizi öğreneceğiniz bir rehber niteliğinde. Yüreğine sağlık Birsen Başar umarım hayattaki bütün hayallerine kavuşursun, ben inanıyorum çünkü kitabını okuduğum da sendeki o ışığı görebildim.
Arkadaşsız ve mutsuz, bu dünyada yaşayacak aslında hiçbir nedenim yok. Yalnız kalmaktan bıktım, özürlülüğümden dolayı normal insanlardan arkadaş bulmakta ve edinmekte daha çok zorluk çekiyor ve enerji sarf ediyorum, ama bunu kimse anlamıyor.
Arkadaşsız ve mutsuz bu dünyada yaşayacak aslında hiçbir nedenim yok. Yalnız kalmaktan bıktım, özürlülüğümden dolayı normal insanlardan arkadaş bulmakta ve edinmekte daha çok zorluk çekiyor ve enerji sarf ediyorum, bunu kimse anlamıyor. Birisiyle konuşmak istediğimde kafamda ne çok düşüncelerimin olduğunu görmüyorlar ve bilmiyorlar. Birisiyle konuşmaya kalktığımda ne kadar korktuğumu bilmiyorlar. Bu kitapta bunların hepsini sizlere en iyi şekilde anlatmaya çalıştım.
Ben, beynimi seneler sonra anlamaya başladım. Beynim ilk başta hesapları gördüğünde beynin içindeki diğer hesapları arıyor. Bir hesapta yeni bir şey olsun beynim için bunu idrak etmek çok daha uzun sürüyor. Alışkın olduğum bir hesapta hemen bir şey değiştiğinde ben bunu yapamıyorum. Yeni şeklini öğrendiğimde de bunu ezberleyerek kafamın içine yerleştiriyorum. Okuldaki bütün derslerimi ezberliyorum kafamdan öğrenip. Ezberlediğim bilgiler sanki o an beynimde birbirleriyle bir oluyor ve imtihan günü geldiğinde kullanabiliyorum bilgileri. Okula giderken hep kolay soruları yanlış yapar ve zor soruları bilirdim. Bunun tesadüf olmadığını gittiğim bütün okullarda gördüm. İmtihanlara girdikten sonra eve soruları götürürdüm, babam onlara bakardı. Doğru cevaplar yayınlandığında babam bana hep, “bunu nasıl bilemedin' der. Hep öyle oluyor, kolay soruları yanlış, zor soruları hep yapabiliyorum. Ben buna alıştım artık. Demek ki beynim diğer insanlarınkinden değişik çalışıyor: Zor sorular benim için kolay, kolay sorular da zor oluyor benim için. Kolay bir şeyi anlattıklarında, insanların kolay buldukları şeyler bana için zor geliyor. Bunun nedenini ben de bilmiyorum.
Bir insan olarak dünyaya gelmeseydim,bir hayvan olarak dünyaya gelmek isterdim. Seçme hakkım olsaydı bir kuş olmak isterdim. Bir kuş olarak ömrüm kısa olsa da kanatlarımı çırparak istediğim yere uçardım. Zaten pek uzun bir ömre de bu dünyada ihtiyacım yok.