Çok ince, zarif bir kitap. Dostoyevski bir kaç sayfaya, hatta bir kaç geceye bir ömürlük şey sığdırmış. Okuru derinden etkileyebilen bir yazar. Kitabın ismi, karakterler, olayların geçtiği zaman dilimi vs göz önüne alınacak olursa nahif bir eser denilebilir. Tam olarak bu kitaba yakışan kelime "nahif" kelimesidir. Okuru içine çekiyor, tek solukta oluyorsunuz etkisi ise uzun soluklar boyunca devam ediyor.
Özellikle baş kahramanımızın bir kaç gece sıyrıldığı yalnızlığına tekrar terk edilişi ve buna rağmen sevdiği kadın için "Gelin olduğun gün, onunla birlikte yürürken siyah saçlarını süslediğin narin çiçeklerin tekini bile soldurabilir miyim?" Şeklindeki düşüncesi çok etkileyici. Bu cümle bile tek başına kitabın nahifliğini gözler önüne seriyor diye düşünüyorum.
Iyi okumalar Kitap Avcıları