En Eski Beyaz Zambaklar Ülkesinde Sözleri ve Alıntıları
En Eski Beyaz Zambaklar Ülkesinde sözleri ve alıntılarını, en eski Beyaz Zambaklar Ülkesinde kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
...Bugün bile politikayı hayata ve topluma çekiduzen vericiligi ve liderliği bir ayrıcalık sağlamak, spekülasyona basamak yapmak isteyenler ve hatta çeşitli pis,kirli,namus ve ahlaka zıt yollarla zenginliklere veya kişisel yükselmelere erişmek icin en etkili birer araç gibi kullanan kahramanlara(!)çok rastlanmaktadir.
Onlar,sadece birer tembel ve parazit memurlarıdır . Ve birer "eşek arıları"durumundadırlar!Onlar, çeşitli sosyal ve kültürel kurumlarda görev almış görünerek sadece kendi değersiz kişiliklerini duyurup kandiracak iş güç aramaktadırlar ve onlar, hep şerefli unvanlar peşinde koşarlar... Ahlaka aykırı fakat çok paralı ve hep kirli işlerle kazançlar düşünerek. Fakat gerçek işten kaçarlar. Çalışmak istemezler! Daha da kötüsü , hiçbir kişisel çıkar gözetmeden gönüllü olarak çalışanlara engel olurlar. Toplumun ve ulusun yararına çalışmak isteyenlerin araba tekerleklerine çomak sokarlar.Bu kişiler aleyhlerine türlü iftiralar düzenlerler... En azından onlar için "şöhret peşinde koşan kişiler" derler ve iftiralar savururlar!
Fakat bütün bu olumsuz tutumlar, yaptıkları kötülüklerin en büyükleri değillerdir. Bu zavallı aç parazitler, bu halk soyguncuları ve hayatın düzenini altüst eden vurguncular, kurnazlık ve aldatma yolları ile bazı hallerde rüşvet vermekle ya da korkutmakla kimi kez çirkin ve iğrenç yalanlarla hatta bazı hallerde ulu orta bir zorbalıkla, halkın aklını ve idaresini uyustururlar. Halkın toplumsal vicdanını zehirlerler, gençlik ideallerini ve gençlerde ki idealizmi de sürdürürler! Böylelikle çevrelerini ve çevrelerinde ki insanların ruhlarını karanlıklara boğar, kötülüklerin genişleyerek yayılmasına yardım eder, halkın acılarını ve sıkıntılarını körüklerler.
"... Ne yazık ki insan hayatı ve bu hayatın duzeni, çok yere insanların ne olduklarını iyice belirleyemedikleri çeşitli kapkara ve yıkıcı güçlerle savaşmak zorunda kalmaları gibi nedenler yuxunden,hemen daima hem güçleşmekte ve hem de çok karmaşık bir problem haline gelmektedir."
Sen ne Sezar'din, ne Napolyon dün... Bir karış toprak zaptetmedin. Bir damla kan akıtmadin. Fakat vatanımıza binlerce yeni, sağlam, güçlü ve çalışkan eller kazandırdın.
Eğer ,insanlar ve uluslar, konuşan yabancıl hayvanlar durumunda kalmak ve durumlarını devam ettirmek istiyorlarsa bırak onları kendilerine varsın istedikleri gibi olsunlar ve yaşasınlar eğer insanlar eğitilmiş ve evcilleştirilmiş hayvanlar aşamasında kalmak istiyorlarsa onları gene rahatsız etme kendi hallerine bırak istedikleri gibi olsunlar ve yaşasınlar boş yere uğraşma onlarla nasıl olsa ve ne yapsan onların kökenlerini değiştiremez; onları yeniden ve daha başka yetilerle tekrar değiştiremezsin onlar senin değil benim sürümdür onların neye ve nelere ihtiyaçları olduğunu ben pekala biliyorum onların en iyi şekilde nasıl etkileneceklerini onların nasıl yönetileceklerini de ben biliyorum ve işin en önemli yönü onlar benim söylediklerimi dinlerler onlar benim istedikleri yapar benim peşimden gelirler onları etkilemek ve avuç içine almak söz konusu olursa hemen söyleyeyim ki bu hususta ben senden daha güçlüyüm
Yeryüzü insanlarının , Tanrı aleminin birer meleği kılığına dönüştürebileceğini asla düşünme! İnsanlar için gerekli olan yüksek ülkeler değildir , yüce duygular, türlü yücelikler ve hele gerçekler, hiç değildir! İnsanlar için gerekli olan midedir, mideleridir. karınlarını tıka basa doyurmaktır. İnsanlar için tembel tembel oturmak ve hatta hayvanlar ve domuzlar gibi yan yatıp keyiflenmek büyük ihtiyaçtır. Bu nedenle onların işkembelerine''ekmek'',vücutlarına ''tat ve lezzet'' verecek güzel şeyler armağan edersen, onları; kendine bağlamış olursun ve hemen yanında bulursun!
''Belki biraz değiştirebilirsin ama onları tüm olarak değiştirmeye ve hele yok etmeye gücün yetmiyor!''
Ancak eğer gökyüzü kapalıysa, görünürde hiç güneş ışını yoksa hiçbir cam kar tanelerini eritemez, su damlalarını ısıtamaz.
''Baylar! Körebe oynamaktan ne zaman vazgeçeceksiniz? Vatanseverliği, halk sevgisini, kültürel gelişime sağladığınız katkıyı bağırarak anlatıyorsunuz. Kendiniz halk ve vatan için, kültür adına ne yaptınız,söyler misiniz? Bazıları utanmadan, inatla ve haince bir arsızlıkla bu ''değerli vatanı'' talan ediyor, ''sevgili halkını'' soyup soğana çeviriyor. Diğerleri bürolarda, yayınevlerinde aylak aylak vakit öldürüyor, okul ve üniversitelerde memur olarak çalışıyor. Ve bütün bunlar olurken ''sevgili halkı'' temsil eden milyonlarca insan maddi manevi çöküşe sürükleniyor, sakat kalıyor, içip kendini kaybediyor, kalpleri kin ve öfke doluyor. Halkın temel değerleri giderek yok oluyor.''