Bid'at İslam'a Yabancılaşma

Muhammed Gazali

Bid'at İslam'a Yabancılaşma Quotes

You can find Bid'at İslam'a Yabancılaşma quotes, Bid'at İslam'a Yabancılaşma book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Takva Dünyadan El Etek Çekmek midir?
Takva dünyayı terk etmek değildir. Takva, dünyaya sahip olmaktır. Dünyaya sahip olduğunda işte o zaman sen Allah'ın kulu olursun. Sen ve bütün sahip oldukların onun olur. Yaşamdan ve hayattan kaçanlar ne mümin ve nede adamdırlar. Bir takım insanların Allah'la olmak için bazı ibadetlere yönelmek ve bazılarından uzak durmakla olacağını sanmaları tam bir aptallık ve saçmalıktır. Allah'a kulluk mihrap ve mescitlerin dışında sokaklarda ve meydanlarda da yapılır. Evet! Bazen dünya aldanmış ve yetersiz insanların imanı için tehlike olabilir. Nitekim yemek yemek bazı hastalara zarar verdiği gibi. Şimdi bazı hastalara yemekler zararlı diye bütün insanlara yemekleri yasak ve haram mı kılcağız? Onu kötülemek için şiir ve kasideler mi düzeceğiz? İkbal ne güzel söyler; Kafir dünya da yok olur, Dünya ise Müminde. Sonra dünya küçük kalp ve dar düşünceli insanlar için tehlikelidir ama bu tehlike nefiste böbürlenmeyi ve kibirlenmeyi, kendini beğenip ucbe düşmeyi geliştirip besleyen, onu kirlerinden arındırmak ve nefsi gemlemekten aciz ve yetersiz olan namaz ve orucun tehlikesinden daha fazla değildir. Bu durumda biz böyle bir ibadetle savaşmaz ondan faydalanmamakla savaşırız. Yaşam ve hayat şehvetinin saptırıp rahmana ibadet için dünyayı değerlendirmeyerek kendilerini şeytana satan insanlara karşı mücadele davranışımızda bu şekilde olması gerekir. Dokunduğun şeylerdeki mutlak güzellik yaşamı ıslah edip onu yüce rable irtibatlandırarak sağlanır. İman edip Salih amel" beyanında bulunan ve kuranda yetmişten daha fazla tekrar edilen ayetlerin içerdiği ve o emirlere uyan ibadet işte budur.
Sayfa 224-225
Değerli Olan Sadece Dini İlimler midir?
Yanlış ve batıl alışkanlığımızdan birisi şeriat ilim ve bilgilerini şerefli ve değerli bilgi olarak vasıflandırıp överken, yaşamı ilgilendiren diğer ilimleri nerdeyse aşağılayıp lekelemeye çalışıyoruz. Halbuki bu bilgilerin hepsi rabbin varlığına delalet ve onun dinine hizmette aynı ve birbirine denktir. Süregelen yanlış alışkanlık ve miraslarımızdan biride verim elde eden ilmi araştırmalardan uzak olup yüz çevirmemizdir. Yakın zamanlara kadar büyük teknoloji ve fenlerin okutulduğu üniversitelerdeki Müslümanların nispet ve sayısı bizim ayıplanacak gerileğimize ve başkalarının bizden bu hususta ne kadar ileride olduğuna işaret etmektedir.
Sayfa 222-223
Reklam
İslam Müntesiplerini Geri Bırakıyor mu?
Bilgi ve amel, gerçeğin ve hakkın yardımcısı olduğu müddetçe namaz ve kuran okumaktan sevabı daha az olmayan bir ibadet ve kulluktur. Ben anlayamıyorum bir mesaj ve davet yaşam ve hayatla ilgili işlerde taşıyıcılarını geri bırakıyorsa nasıl başarılı olabilir. Tespih taşıma ve çekmenin Allah'a ibadet, çekiç ve balta taşımanınsa sadece şahsi bir amel ve iş olduğu yaygın hale gelirse nasıl başarılı olunabilir. Efendimizin arkadaşları ne Mekke'de ve nede Medine'de yaşamın ve dünya işlerini hak ve kurallarını bilme bakımından ne Mekke müşriklerinden ve ne de Medine gavurlarından aşağı ve az bilgili değillerdi. Hatta onların hendek kazarak savunma tekniği geliştirmeleri kafirlerden değişiklik ve yenilikte ne kadar ileri olduklarına delalet eder. Araplar Müslüman olduklarında düşmanlarından erkeklik ve cesaret yönünden başarma ve üstün gelme vesile ve vasıtalarindan asla geride değillerdi. Birçok işte onlarla at başı denk idiler sonra Araplar yeni dine intisap ederek atılgan ruh ve değerli ve kıymetli sıçrama ve atılganlıklarıyla seçkin hale geldiler. Ancak bugünün Müslümanlarının, medeniyet ve ilim ufuklarında diğer arz ehli ile kıyas edildiğinde hatta ziraat ve koyun ve sığır çobanlığında onlarla karşılaştırıldığında çok çirkin bir gerilik içinde oldukları görülecektir.. Bunun sebep ve illeti Müslümanların dinlerini bilmemeleri ve çirkin ve iğrenç bid'atlere sarılmaları, sıratı müstakimden sapmış sapıtıcı tarikatlara ve yollara girerek şaşkınlaşmalarıdır.
Sayfa 228-229
Çirkin mi Çirkin Bir Bid'at: Ölü Evinde Yemek Vermek
İslam'ın meşru ve mesnun kıldığı taziye ve başsağlığı sadece bir arz ve beyandır. Ölü sahiplerinden hiç kimse bunun için özel bir hazırlık yapmaz, taziyeleri kabul için özel bir mekan hazırlayıp oluşturmaz. Geçmişin iyi insanları böyle yapıyorlardı Taziyeler bittikten sonra da işlerine dönüyor onlara rastlayanlar da oralarda taziye ve baş
Sayfa 249-250
Zikir Aynı Kelimeleri Tekrarlamak mıdır?
Evet Müslüman için yapacağı işi ve içinde bulunduğu şart ve durumu unutmamak üzere Allah'ı dili ile zikredip söylemesi caizdir. Ama kendine temel farz olan zikir, çalışma ve kazanma anında Allah'ı hatırlayıp ikram emesi, sıkıntı anında onu hatırlayıp pörsümemesi ve gevşememesidir. Bu durumlarda Allah'ı unutan kişi Rab hazretlerinin
Sayfa 211-212
Din Sadece İbadet midir?
Dinin başına gelen en büyük bela, dini belirli işlere hasretmek ve cahillerin onu yaptığında vazifelerini yaptıklarını sanmaları ve bunlardan başka dini bir sorumluluklarının olmadığın sanmalarıdır. Bu yanlış anlayış, namaz kılan ve oruç tutan birçok abitlere yaşamı mutsuz kılıp yük haline getirmiştir. Dinle ilgili bir takım amelleri icra eden bu kişilerin elinde yaşamla, hayatla ilgili ameller başarısız kalmış bundan dolayı da onlar yaşama asla güvenememişlerdir. Yaşamla ilgili işleri faraza iyi yaptıklarını kabul etsek bile, bunlar daha iyiye ulaşmakta, onu güzelleştirmekte başkalarıyla yarış etmek için çok az gayret göstermişlerdir. Biz bunların namazlarına oruçlarına bir şey demiyoruz. Yaptıkları bu ibadetler görüntü ve şekil olarak doğru ve sahihtir. Ancak şüphesiz olan bir şey var ki oda bunların yaptıkları ibadetler kusurlu, karışık ve özürlü, akıl ve gönülleri hastalıklıdır. İmanla beraber birlikte olması gereken ıslah ve itkan melekesi ve doğası bunlarda muattal ve işlemez durumdadır. Hatta Allah'ı tanımaları dahi kapalı, belirsizdir ve net değildir, dengesizdir.
Sayfa 219-220
Reklam