Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Üç Aylık Fikir Dergisi

Bilimevi Dış Politika Dergisi - Sayı 1

Bilimevi Dış Politika Dergisi

Bilimevi Dış Politika Dergisi - Sayı 1 Hakkında

Bilimevi Dış Politika Dergisi - Sayı 1 konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
8/10
1 Kişi
3
Okunma
1
Beğeni
238
Görüntülenme

Hakkında

İçinde yaşadığımız 21. Yüzyılda şunu biliyoruz ki; sınırlar sistemler dengeler ve aktörler daimi artan bir ivmeyle hızla yer değiştiriyor. Ulusal ve uluslararası bu sistemler kimi zaman kendi içinde çoğunlukla birbiri ile sürekli bir çatışma halinde varlığını devam ettirme mücadelesi verirken sistemleri çevrelemesi gereken bireyler sistemler tarafından çevrelenerek yaşanan bu süreçlere yalnızca seyirci kalıyor. Siyaset dediğimiz olgu aslında canlı bir organizma gibi büyüyor siyasi aktör ve olaylardan beslenerek; içinde yaşadığımız "küresel köy" e nüfuz ediyor. Dolayısıyla küresel siyaseti evlerimizde iş yerlerimizde ve sokaklarımızda aslında tüm yaşam alanlarımızda hissediyor ve siyasetten yalıtılmış alan bulmakta zorlanıyoruz. Türkiye ise son 15 yıldır; doğudan batıya kuzeyden güneye aktif ve rasyonel bir dış politika anlayışını yeniden yapılandırma sürecinde. Tüm bu süreçte dünyada ve ülkemizde olup biten ya da süregelen olaylara ulusal ve uluslararası basının neredeyse tüm kanallarıyla ulaşabilmek mümkünken tarafsız kaynak paradoksuna düşmek ve bir taraf olmak an meselesi oluyor. Her ne kadar çok içimizde olsa da dış politika; bakmayı değil görmeyi okumayı değil anlamayı tanıklığı değil yaşamayı gerektiriyor. "Yaşadığımız çağa kayıtsız kalmamak adına atılabilecek ilk adım edilgenliği kırarak farkındalığa sahip olmaktır" ilkesiyle dünyaya dair merakı olanlar için bir kaynak teşkil edebilecek bu yayında "okuyacaklarınız anlatıldığı gibi".
Tahmini Okuma Süresi: 8 sa. 6 dk.Sayfa Sayısı: 286Basım Tarihi: Ağustos 2017Yayınevi: Bilimevi Basın Yayın A. Ş.
ISBN: 2200000335661Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Yazar Hakkında

Bilimevi Dış Politika Dergisi
Bilimevi Dış Politika DergisiYazar · 7 kitap
“Şimdi ve gelecek” “Generalime, bir kelebek gibi çiçekten çiçeğe uçmasını emredersem ya da bir tragedya yazmasını ve general de emri yerine getirmezse, kabahat kimde olur? Onda mı bende mi?” Küçük Prens “ Sizde” dedi çekinmeden. “Doğru” dedi kral. “Herkesten vereceği kadarını istemek gerek. Otorite her şeyden önce mantık ister.” Bu noktada ise uç noktalarda siyasete odaklanmak, gücü silahtan çıkan kurşuna indirgemenin ya da onu siyasi liderlerin açıklamalarının bir sonucu olarak görmenin önüne geçer. Çünkü toplum doğası gereği barış taraftarıdır; yalnızca kendilerini temsil etmeyen liderlerinin fantezileri sonucu çatışmaya gider. Uluslararası realist düşünce siyasi aktörleri; birbirini karşılıklı olarak yok etme güdüsüyle hareket eden düşmanlar, rekabet içinde olan ama birbirinin hayatta kalmasına tehdit oluşturmayan rakipler ve ilişkilerinde kuvveti terk etmiş dostlar olarak üç gruba ayırırken; “herkesin herkesle savaştığı” dünyamız bambaşka bir gerçekliği ortaya koymaktadır. Oysa çok kutuplu dünya siyasetinde düzen ve istikrar, süper güçlerin nükleer yayılmayı engellemesini talep ederken adalet, -sadece büyük güçlere değil- tüm devletlere kendi savunmaları için önemli gördükleri silahlara sahip olma hakkı tanımaktadır. Savaşın dahi ahlakını savunan pek çok düşüncenin tersine, herkes herkesle amansız ve ahlaksız bir savaş vermektedir. Oysa tüm savaşlar haksızdır, savaş öldürme demektir ve öldürme özü itibariyle yanlıştır. Evrensel bir referans noktasının veya kuşatıcı bir bakış açısının yokluğu, alternatif birçok perspektifle baş başa kaldığımızı işaret eder. Nietzsche’nin ifadesiyle “ Sadece bir bakış açısından görmek ve sadece bir bakış açısının bilgisine sahip olmak” artık geçerliliğini kaybetmiş ve tüm bu bakış açıları sadece aynı gerçek dünyanın farklı temsillerini sunmakla kalmamıştır. Gerçek bir dünya olduğu fikri yıkılmış ve yerine sadece farklı bakış açıları ve sadece yorumların yorumları ve metinsellik kalmıştır. Tarih; bilgi ve iktidar alanında peşi sıra ortaya çıkan tahakküm ve baskı sistemleri şeklinde ilerlemektedir ve bizlere düşen görev öznelerin, nesnelerin, eylem ve bilgi alanlarının inşasında açılan ya da kapatılan birçok farklı yörüngeyi açığa çıkararak tarihin maskesini düşürmektir. Daha da ötesi, tek ve büyük bir tarih yoktur; bilgi, iktidar etkileri bakımından birbiriyle örüntü içerisinde birçok farklı tarih aynı anda yaşanmaktadır. Dış Politika bu sayısında, “şimdi ile gelecek” arasındaki tarihi kaydetmek gayretindedir.