Bir Genç Kızın Günlüğü
Hülya Kartal HocaoğluBir Genç Kızın Günlüğü Sözleri ve Alıntıları
Bir Genç Kızın Günlüğü sözleri ve alıntılarını, Bir Genç Kızın Günlüğü kitap alıntılarını, Bir Genç Kızın Günlüğü en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Artık sadece kendimle paylaşacağım. Kendime anlatacağım ve kendimden dinleyeceğim o kadar şeyim var ki. Bundan sonra kendime yeteceğim. Kendime dost olacağım ve ağlayan yanımın elinden tutup onu ışığa çıkaracağım.”
Sayfa 8 - Nesil yayınKitabı okudu
“ Kalbinin sesini boğma. Kalbinin sesi boğulduğunda senden geriye sadece bir et kütlesi kalır. Hayatın dalgalarından, inkılaplarından kurtulup kalbine dön. Kalp yuvana dön. Sen kalbine döndüğünde ancak sensin. O zaman yuvandasın. Hangi durumda olursan ol dönülecek bir kalbin var. Unutma.”
Sayfa 19Kitabı okudu
Asıl sanatkârı göremeyen ve kendisinin de bir eser olduğunu anlamayan bir insan, gerçekten sanatçı olabilir mi? Ya da insan olabilir mi?
Takvim yapraklarında minik bir anekdot görmüştüm.Doksan beş yaşındaki kral,nihayet vasiyetnamesini yazdırmaya karar veriyor.Ve ilk sözleri şöyle.
"Eğer günün birinde ölecek olursam...
Sayfa 83Kitabı okudu
Hakkı tanıyan köpek, şükürsüz insandan üstündür.
Sağanaklarda sığınılacak tek kapı, tek merci… Ondan başka sığınılacak kimse, gidilecek yer yok.
Rızkı suda verilen martılar,karabataklar en soğuk kış günlerinde bile suya dalmaktan çekinmiyorlar.Çünkü Allah dağına göre kar,kuşuna göre tüy veriyor.
Sayfa 50Kitabı okudu
“Kim daha iyi bilir? Çok okuyan mı, çok gezen mi?” demişler. Hem gezip hem okumak, yol alırken seyrettiklerini düşünmek daha çok öğretiyor.
Bir süt fabrikası varmış.Koca kazanına yeşil yeşil otları atıyormuşsun,o yeşil otlar çeşmelerden süt olarak akıyormuş.Bu süt fabrikasının adı inekmiş.
Sayfa 80Kitabı okudu
Fakat dostum, tırtılın “dünyanın sonu” dediğine, usta “kelebek” der.
Kimbilir şimdi kabrinde yatmakta olan ya da çoktan toz toprak olmuş kaç milyar insan, bir zamanlar ölümün soğuk nefesini ensesinde hissedip titredi.
Aydınlık toplumu, ışıkları kapatıp karanlıkta kalarak; temiz toplumu da gürültü kirliliği üreterek istemek ne garip bir çelişki.
Güneş bir tanedir, ama aynalar ne kadar çok olursa, o kadar aynanın içinde güneşin yansıması vardır. İnsan ya aynada yansıyan güneş görüntüsünün aslını arayacak ya da elindeki ayna sayısınca güneş olduğunu zannedecek.
Ayna sayısınca güneş olduğunu zanneden aynaya teveccüh eder ve hakiki güneşten mahrum olur. Oysaki direkt olarak güneşin kendisine bakıp görse, güneşin her bir aynaya nasıl yansıdığını görür.
O halde boş kaldığın vakit yeniden yorul.
İS-TAN-BUL. Gönlümüzdeki ve gözümüzdeki nefsimizden yayılan İS’lerimizden kurtulduğumuzda, gece bitip TAN yeri ağaracak ve güneş tekrar doğmaya başlayacak. Ve senin içinde kendimizi BUL’acağız. Ve seni İstanbul.