Bir Solgun Adam

Selçuk Baran

Bir Solgun Adam Posts

You can find Bir Solgun Adam books, Bir Solgun Adam quotes and quotes, Bir Solgun Adam authors, Bir Solgun Adam reviews and reviews on 1000Kitap.
ya on yıl erken geldim dünyaya ya da on yıl geç. ara yerde bir geçitteyim. bir el boğazımı sıkıp duruyor. biri de çıkmış göğsüme oturmuş. çok kalmadı şurda ama… erken ya da geç başlanan on yılın bitmesine. bir şey beklemezse eğer insan, on yıl çabuk geçer.
kimse bıraktığı yerden başlayamaz. ben seni görünce sevindim. bıraktığımız yerden başlamayı da düşünmüyorum. zaten her şey bitmemiş miydi? aslında değişmeyen insanlardan tiksinirim. ama sen başkasın. belki senin değişmemen gerekir. kendi yarattığın bir yapıt gibisin. kendini kimselere sormadan, kimseden etkilenmeden, gönlünce kurmuşsun. sapasağlamsın. tanıştığımız günlerde kusursuzdun neredeyse. bundan ötürü de can sıkıcıydın. asla yalpalamayan, kimseleri, durup dururken şaşırtmayan bi insansın. böyle oluşun rahatlandırıyor beni… çünkü zaman zaman korkuya kapılıyorum, elimde değil. değişim, her zaman gelişme demek değildir. bu, aklıma gelince ürküyorum. çünkü ben de değişiyorum, çevrem de. hem de büyük bir hızla… böyle korktuğum günlerde seni arıyorum. seni düşününce rahatlıyorum. tabii başkaları da var. değişmeyen ya da toplumun, dünyanın değiştiğini fark etmeyen çok insan var. ama onlar senin gibi güven vermiyorlar. onlardan tiksiniyorum. kokmuş cesetlere benziyorlar.
Reklam
benim sığındığım ağaca da bir yıldırım düşebilir. evet ama neden öleyim? ölmek kolay bir son.
bildiğim üç beş gerçek, yasalarla çatışmayan üç beş gerçek, altmış yaşıma dek idare etti beni. fazlasını gereksinmedim. rahatça yaşadım. çünkü elimi sobaya değdirmeye kalkışmadım hiçbir zaman. ve elimi yakmadım bu yüzden de.
Hani şimdilerde pek kullanılan bir deyim var: ‘Hayatı kaymış’ diyorlar. Benim de bir şeylerim kaymış olmalı. Yüreğim mi, umutlarım mı, her neyse…
Yaşamasını sürdürebilmek için gerekli olan en az uyumu sağlayabilmesi, kim bilir neler pahasına olmuştu! Çünkü dış dünyada yalnızca noksanlıklar görüyordu. Acısını kendinden bile saklıyor olmalıydı.
Reklam
Uzaktayken tüm ayrıntılarıyla bir bütün olarak gördüğün şey, burnunun dibine gelince belirsizleşir, dağılır. Bilmediğin, hesaplayamadığın onca şey karşısında yanılmamak için ancak soğukkanlı olmak zorundasındır.
İnsan anlayamamanın sınırında gerçeküstüne sığınır. Kurtuluş değildir bu. Kaçmaktır aslında. Kaçmak, birtakım acıları göğüslemekten daha güçtür, daha yorucudur. Farkına varmadan yıpranırsın.
Şu var ki, sizin yargınız her gün karşılaştığınız gerçeklere hiç de uymuyor. Gerçek, bizim görüşümüzden mi ibarettir yalnızca? Bir zamanlar inandığımız şey, günün birinde kocaman bir soru olarak karşımıza çıkmaz mı? Siz yargınızı değiştireceğinize, gerçekleri, binlerce gerçeği bu yargıya uydurmaya çalıştınız belki de.
Yaşının ve çabalarının sonucu kazandığı direnç, olayları büyütmemeye, serinkanlı olmaya alıştırmıştı onu.
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.