Artık ne bir kız çocuğunun günlüğü yetiyor anlatmaya her şeyi, ne cevval bir akıl, ne harlı bir kalp, ne kırık dökük bir müskat, ne de kabuğunu haiz bir ceviz...Olmuyor, böyle olmuyor.
Üşümenin de bir yordamı, yorgunluğu olduğunu şimdi anladım. Şimdi ne tuhaf, ne hoş, ne çabucak, ne boş bir kelime. Baba gibi iki hece, ağızda dağılıveren, yutkunurken unutulan daha.
Ne ki yetmedi bildiklerim gördüklerime, her türlü ıssızlıkta ıslanmayı seçmiştim bir kere. Bu kez son demek, bir gençlik atasözü, bir ne oldum deliliğiymiş.
Bu listeyi her an yanımda taşıyacağım çünkü bazen ben kızdığım insanları unutuyorum, oysa insan hiçbir zaman hiçbir şeyi unutmamalı... Sen de unutma e mi Bitirgenim ?
Bence bir yere böyle kayalıklardan yani yüksekten bakmak çok güzel. Çünkü insan her şeyi görebiliyor ama küçük olarak ; yani benim boyumda sanki her şey.