Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Türkiye'de Biyolojinin Gelişimi ve Tarihçesi

Biyolojinin Gizemi

Ali Demirsoy

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Yüce Atatürk, bilim toplumuna dönüşmek için kurumları kurmuş; ancak onları yönetecek ve bu düşünceyi etkinlikle sürdürecek yeterince aydın kişiyi hazırlamaya zamanı yetismemistir. Daha sonraki politik kuşaklar da ne yazık ki çok defa çıkarları için, bilim gerçeğini, özellikle temel bilim gerçeğini göz ardı etmişlerdir.
Sayfa 107Kitabı okudu
Bu Yasaya Saygı Duyar Mıyım? Hayır
Cumhuriyeti Yasalarında, fizikçi, kimyager, Biyolog, matematikçi, vd. ne yapar, yetkileri ve sorumlulukları nedir" diye bir tanım yapılmış değildir. Bu da siyasilerimizin temel bilimleri ne kadar önemsediklerinin tipik bir göstergesidir.
Sayfa 102Kitabı okudu
Reklam
Bu yaşlı dünya, artık bu yükü kaldıramıyor, ortamı hem sağlıklı tutma hem gerekli üretimi elde etme, bilinçli bir biyoloji eğitimini gerektirmektedir. Ne yazık ki bu güne kadar, çeşitli kurumlarla ve özellikle Milli Eğitim Bakanlığıyla yaptığımız temaslar istenen sonucu vermedi. Bu yöndeki eğitim ve öğretimin çağdaşlaştırılması bir yana, evrensel bilimlerle, hatta bilimle ilgisi olmayan birçok konu zorunlu ders olarak konurken, biyoloji dersleri, orta eğitimde seçmeli statüye alındı. Eğer bu yanlış ve eksik kararda ısrar edilirse, böyle bir yaklaşımın sonuçlarını, toplum olarak, acı çekerek yaşamaya hazır olmalıyız.
Bilim tarihimiz konusunda yazılı kaynaklar yok denecek kadar azdır. Bu nedenle, eğitimimizde çoğunluk yabancı kaynakları kullanırız. Geçmişte ne oldu ne bitti, nerede ne hata yaptık, ne eksik kaldı, neyin yanlış olduğunun yeterince farkına varamadık. Hızla dijital bir ortama geçtiğimiz bir dönemde eğer geçmişe ilişkin bilgileri hızla yazılı hale getiremezsek, bu bilgilerin geleceğe aktarılması zor olacaktır.
Ortamı hem sağlıklı tutma hem gerekli üretimi elde etme,bilinçli bir biyoloji eğitimini gerektirmektedir.
Sayfa 16 - Biyolojiyi seçmeli ders yapan eğitim sisteminden bir şey bekleme.Kitabı okudu
Anıt Ağaç Yokluğu
Bugün yaklaşık 81 ilin 50'sinde tek bir anıt ağaç yoktur; yani insanlar bu bizim ilimizin bir simgesi olsun diye tek bir ağacı 150-200 yıl koruma zahmetine katlanmamıştır.
Reklam
12 Eylül 1980 darbesinden sonra 6 Kasım 1982 tarihli 2547 sayılı Yüksek Öğretim Kanunu çıkarılmıştır. Bu yasayla çağdaş, demokrat ve özerk üniversite yapısı büyük ölçüde yok edilmiştir. YÖK yasasıyla birlikte üniversitelerde toplu tasfiyeler başlamış, akademisyenler susturulmuş, öğrencilere disiplin cezaları verilmiştir. Özerklik büyük ölçüde ortadan kaldırılmış, yöneticiler atamayla gelmiştir.
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.