Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
"Amerikan donanması için eylemler yapılıyor. Ben sokakta bir kurmay albaya rastladım. Ne haber dedim. Küfrediyor. Gençliğe küfür ediyor. 'İki gündür uyku uyumuyorum' diyor. 'Ne istiyorlar' falan filan diyor. Ben, cebimden bir kağıt çıkarttım, yanlış anımsamıyorsam William Spreatte. 'Bu adamı tanıyor musun?' dedim. 'Yok. Tanımıyorum' dedi. 'Beşiktaş'ın önündeki Amerikan donanmasının kıçında yazıyor. Donanmada bir geminin ismi' dedim. 'Bana yabancı gelmedi, akşam eve gittim ansiklopediyi karıştırdım. 1900'lü yılların başında Amerikan emperyalizminin kuramını yapan adam. Aradan bu kadar yıl geçmiş, adam, o ideolojinin sonucu olarak buraya gelmiş. Seni teslim almak için. Ona eylem koyan insanlara sen küfür ediyorsun' dedim. 'Utanmıyor musun' dedim. 'Sen bilmezsin, senin başındaki de bilmez, onun başındaki de bilmez. Hepinizin belasını versin' dedim ve gittim. Herif iki gün uykusuz kalmış diye o eyleme karşı tepki koyuyor. Hiçbir şeyden haberi yok. Onun amacı mevcut düzeni korumak, o düzende kendi çıkarına bakmak. O düzene karşı sen geliyorsan seni düşman görüyor, öbürü gelse onu düşman görüyor."
Sayfa 62
Cumhuriyet Türkiyesi’ndeki tekrarıydı diye düşünüyorum. Deniz’in bu devletin karşısında üstelik ilk defa sosyalist bir isyancı olarak ortaya çıkması, bu rejimi sürdürmekte onun devamını, sürekliliğini korumakta kararlı olanların zihninde, Deniz Gezmiş’i ortadan kal- dırmak tam bir kararlılık yaratmıştı.
Sayfa 197 - Deniz Gezmiş'i ortadan kaldırmak, bir gorevdi 12 Martcilar içinKitabı okudu
Reklam
"Binlerce İstanbullu, Hürriyet Meydanı'ndan Taksim'e kadar yürüyerek Amerika' yı protesto etmişlerdir. Yürüyüşçüler, Dolmabahçe'deki bayrak direğinden Amerikan bayrağını indirmiş ve yerine İstiklal Marşı söyleyerek Türk bayrağı çekmişlerdir." Gazete, bu yürüyüşte şu sloganların atıldığını yazıyor: " Teksasın Ayısı, Süleymanın dayısı"," Ata binmiş eşekler, Millet sizden ne bekler", "Demirel Başvekil, İşçi, Köylü Aç-Sefil"...
Sayfa 60
Ahmed Arif
Ahmed Arif ’ten en çok Adiloş Bebe’yi okurdu. Hatta acı bir anı; o kadar alışmıştık ki özellikle akşam on birden sonra Deniz’in hücresinden gelen Ahmed Arif şiirlerine, bir gece şiirler sustu, gelmedi. 5 Mayıs gecesiydi ve bir gariplik olduğunu sezdik. O gece nöbetçi inzibat erlerinden, askerlerden biri gelerek ‘Abi, bu gece Deniz’i, Hüseyin’i, Yusuf ’u asmaya götürüyorlar’ dedi, ağlayarak geldi.
Sayfa 224Kitabı okudu
Rejim ne kadar çürümüş olursa olsun yönetim krizi ne kadar büyük olursa olsun, hatta buna karşı dikilen halk güçlerinin öfkesi ve şiddeti ne ölçüde yüksek olursa olsun, burjuva kapitalist sistemin yıkılabilmesi için, onun ulaştığı örgütlülük ve etkinlik düzeyini, sistem çapında parçalayacak güçlerin proletarya ekseninde birleşik ve bütünsel bir siyasal eylemi ortaya çıkmadıysa bu krizin devrime dönüşmesi olanağı da yoktur.
Sayfa 47
Deniz, kimbilir gene hangi kavganın teri tozu içinde. Başını Cihan’ın kucağına koymuş, hem dinleniyor, hem anlatıyor. Cihan, birden Deniz’i iter ve ayağa kalkar. “Köpek gibi kokaysun Denuz!” Belki bu olayı yüzlerce kere anlatmıştı Deniz. Gülmekten kendinden geçer; durur, Cihan’ın şivesini taklit ederek, gene anlatır, gene güler. Onunla beraber, dinleyen herkes kırılır... Bir süre sonra, Deniz’i selamlamanın bir biçimi olmuştu bu. “Köpek gibi kokaysun Denuz!”
Sayfa 261Kitabı okudu
Reklam
Hüseyin İnan
Sinan varken, Deniz varken, THKO’nun “sahici önderi” olduğu öğrenilince herkesin hayretten ağzını açık bırakan sıra neferi... Bir yandan cellatlar darağacını kurmuş, ipe çifte ilmik atarken, yarın hareketinin başında eylemden eyleme koşacakmış da, teorik bir iki eksikliği tamamlamaya acelesi varmış gibi oturup “Türkiye Devriminin Yolu” broşürünü yazan çocuk! Hiç umudun kalmadığını söylemeye gelen avukatlarına, “Aman Halit abi, şu tarım istatistiklerini bir an önce bulun bana, o bölüm eksik kalacak yoksa” diyen Hüseyin. Bu nasıl bir özdür?
Sayfa 240Kitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.