Bu kitapta okuyacağınız kısadan uzuna hikayelerde, Yüzbaşının kızı adlı romanında ve bunların içinde de serpiştirdiği şiir örneklerinde (asıl şiirleri başka bir kitaplarda) Rus edebiyatının kurucusu namını boşu boşuna haketmediğini gösteriyor Alexander Puşkin. Gogol ve Lermantov’un mihmandarı Puşkin Fransız ve İngiliz romantizminin etkileriyle başlayan hikayelerini soğuk rus realizmiyle (gerçekçiliği) bitirerek insanı şaşırtıyor. Gogol, Dostoyevski ve Tolstoy gibi daha niceleri için yollarına gerçekçiliğin taşlarını döşemiş sanki; yer yer Rus burjuvazisini taşlamış, yer yer kazaklarda dahil olmak üzere halkın tüm sınıflarına yapılan haksızlıkları gözler önüne sermiş, Çarlık ve onun feodal beylerine karşı feodalizme karşı isyan eden eşkiya, mağdur ve köylüleri sempatik göstermişki Çar’a bu kadar yakın olup onun sistemini o yaşlarda eleştirmek büyük bir yürek ister. Zaten Erzurum’a Yolculuk’da da yol boyunca Çarlık karşıtı Dekabrist arkadaşlarıyla rastlaşıyor ya da buluşuyor. Kurgu mükemmelliği, akışkan ve hareketli bir dil ve beklenmedik süprizleri öyle ustalıkla harmanlamışki hikayelerinde ve romanında… Özellikle Menzil Bekçisi, Dubrovski, Maça kızı, Mısır geceleri ve Yüzbaşının Kızı tekrar tekrar okumaya değer Dünya Edebiyatın Tarihsel Bir Anıtı olan PUŞKİN’in…. Okuyun, Okutturun!