Casustur Casus
Sabahattin ÖzelCasustur Casus Sözleri ve Alıntıları
Casustur Casus sözleri ve alıntılarını, Casustur Casus kitap alıntılarını, Casustur Casus en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
S- Demek istiyorsunuz ki, sarayın Anadolu Ordusu'nu mahvetmek için önerdiği Halife Ordusu İngiliz parasıyla kuruluyordu?
C- Herhalde bu muhakkaktır ki, o, çok parayı askeri komutanlar için alıyordu.
S- Yani İngilizler bu parayı ayrı bir ordu kurup Anadolu'nun üzerine göndersin ve bu şekilde Anadolu'yu imha etsin diye veriyordu. Bu paranın toplamı ne kadardı?
C- Efendim iki milyon istiyorlardı, fakat iki milyon lira vermiyorlardı.
Sayfa 292Kitabı okudu
29 Mayıs 1921'de İstanbul İngiliz Yüksek Komiserliği'nden Mr. Rattigen imzasıyla İngiltere Dışişleri Bakanlığı'na gönderilen son derece gizli şifreli telgrafta, İngilizler Mustafa Sagir'i Ankara'ya casus olarak gönderdiklerini kabul etmişlerdi. Telgrafta "Mustafa Sagir gerçekten de casustur. Ve öyle anlaşılıyor ki, henüz daha Istanbul'dan ayrılmadan açığa çıkmış. Bu yüzden de idamı öyle görüldüğü kadar feci bir olay değil" deniyordu.
Sayfa 423Kitabı okudu
Mustafa Sagir'in mektubundaki en dikkate değer ifade şöyleydi: "Bütün söylediklerim yalandır, ben son dakikamda dahi görevimi ifa ettim..."
Sayfa 412Kitabı okudu
Süleymaniyeli Aziz Bey, Trablusgarp'a gitmiş, 1913 yılında Necid ve Hicaz taraflarına gönderilmişti. I. Dünya Savaşı'nda Necef Kaymakamlığı IV. Ordu Doğu İşleri Şubesi Müdürlüğü yapmıştı. Şube daha sonra Teşkilat-ı Mahsusa adını almıştı.
Sayfa 78Kitabı okudu
İkinci olarak ben suikast adamı değilim. İngiltere'nin, Almanya'nın en büyük diplomalarına sahibim. Bu iş için küçük bir adam gerekir.
Sayfa 329 - Mustafa SagirKitabı okudu
C-Onların inancı şudur: Mustafa Kemal Paşa şahsiyatla uğraşmaz. Yani düşmanlık ve şahsiyat kendisinde yoktur.
Sayfa 311Kitabı okudu
İngilizlerin İran üzerindeki siyasi bakışları neydi acaba?
C- İran'ı o zaman paylaştılar. Esasen İran bağımsız bir devlet değildi. Örneğin oradaki ecnebi konsolosları İran halkından vergi alıyorlardı, pasaport veriyorlardı. Oysa bu, hukuka aykırıydı. Bu, konsolosun görevi değildi. Birçok yerlerde daha fenaydı. Şiraz, yine biraz iyiydi. Bazı yerlerde, örneğin Benderabbas'ta İran Hükümeti yoktu.
Sayfa 335Kitabı okudu
Ferit Paşa Hükümeti İstanbul'da başta kaldıkca Anadolu birliği daha çok artıyor, İstanbul'a karşı nefreti şiddetleniyordu. Artık tamamıyla anlaşılmıştı ki, İstanbul'la Anadolu'nun anlaşması ne iyilikle, ne zorlukla kabil değildi.
Sayfa 177Kitabı okudu
Zaten Sevr'de görüldüğü şekilde İstanbul ve civarı için ayrı bir yönetim biçimi belirlenmesi, İngilizlerin bu amacını pek açık sekilde gösteriyor. Daha açıkçası saltanat ve hilafeti ayırmak, hilafeti maddi güçten yoksun, papalık gibi bir şekle sokmak istiyordu. Hatta bir zamanlar Avrupa basını bu meseleyi dillerine doladılar. Osmanlı Hükümeti'ni Anadolu'ya nakletmek, İstanbul'u da bütün Müslümanlara ait olmak üzere yalnız hilafet makamı olarak bırakmak gerekeceği hakkında hayli yayın yaptılar. Yani hilafeti yalnız ismen sürdürmek, fiilen tamamıyla ortadan kaldırmak.
Sayfa 177Kitabı okudu
Efendim bizim üç maddemiz vardı. Birinci maddemiz: Şiilerle Sünniler birlik olmasınlar... Bunun için Kerbela merkezdi. O zaman Osmanlılara aitti. O zaman İngilizler bazı adamlar gönderiyorlardı. Kerbela valisine para veriyorlardı.
Sayfa 334Kitabı okudu