Çilosman
Baran FundermannÇilosman Hakkında
Çilosman konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.Hakkında
Analar çocuklarına sıkıca sarıldılar, herkes bildikleri binlerce yıllık duaları okudu. Erkekler silaha davranmadılar. o gün erkeklik yapmadılar. Ateş topu zikzak bile çizmeden, dosdoğru çadırlara yaklaştığında, arkasından şimşek gibi gelen bir kara atlı gördüler ve iyice afalladılar, feryat ettiler. Birkaçı diz çöktü, başıyla ellerini havaya kaldırmış öylece yalvarıyordu...
...Öldürmeyen Allah öldürmez, diye sağ kalmasına bir anlam vermeye çalıştı. O kahrolası dayıları köylerini basınca onca akrabası ölmüştü; onca çocuk... Yüzünü bile göremediği pek sevgili babası gibi soylu dedesi, koskoca Seyitxan, hepsi, hepsi bir anda yitip gitmişlerdi. Doğarken annesini öldürmüştü, ama yaşlı, kederli Enci'nin sarıldığı o küçücük bebek bir türlü ölmek nedir bilmiyordu. Çilosman, kahpe felek bu; evet kader bu, diye bir kere daha dişlerini sıktı. Eğer felek böyle istemeseydi o bunca tehlikeye, bunca kahıra rağmen yaşayabilir miydi hiç. Kimsecikler çekemezdi bu derdi, dünyanın bu yükü çekilir gibi değildi. Ve sırf tüm bu dertleri çeksin diye sanki dokuz canlıydı...
Yazar: 
Baran Fundermann
Tahmini Okuma Süresi: 9 sa. 53 dk.Sayfa Sayısı: 349Basım Tarihi: 2001Yayınevi: Belge YayınlarıISBN: 9789753442404Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Yazar Hakkında
Baran FundermannYazar · 3 kitap
Baran Fundermann 1964 tarihinde, Ermenilerin kovulduğu, eski adı Wez olan Kars`ın Ölçülü köyünde, sonradan yerleşme Kürt Celali aşiretinin bir ferdi olarak doğdu.
Daha dokuz yaşlarındayken, aile babasının ani bir kararıyla Adana`ya göç etti.[[1980 Askeri Darbesi]]nde, marksist örgüt üyeliğiyle suçlanıp otuz yedi kişilik bir davada sorgulandı. Bu davada bir kişi idam cezasına çarptırıldı. Kendisi ise yüz beş günlük bir sorgu sürecinden sonra serbest bırakıldı.
Darbeden sonra Adana`da Cumhuriyet gazetesi ve 2000`e Doğru dergisi başta olmak üzere yayin organlarıyla ilişkiler kurdu. Toparlanmakta olan sendikal çalışmalara destek oldu ve bu yüzden Adana Cumhuriyet savcılığınca uyarıldı. Yeni Adana gazetesinde zaman zaman isimsiz politik izlenimler yazdı. Daha sonra arkadaş çevresinin zorlamasıyla Adana belediyesini halk yararına kullanmak için SHP`den delege adayı oldu, kazandı ve kısmi olarak amacına ulaştı. Buna rağmen SHP`de dahil hiçbir partiye oy vermedi. Bu yüzden yönetim tarafından disipline verilmekle tehdit edildi.
1989 tarihinde, Avrupa`ya olan merakını gidermek için bir daveti kabul etti ve vatandaş oldu. Avrupa`da yaklaşık on yıl boyunca Özgür Ülke, Özgür Gündem gazetelerine teknik katkılarda da bulunarak, daha çok evrensel düzeyde araştırma inceleme dizileri yazdı. Özgür Politika gazetesinin Avrupa`da günlük olarak yayınlanması için yedi kişilik küçük bir ekiple büyük katkıda bulundu. 22 Nisan 1996 tarihinde, ısrar üzerine, yeni kurulan “Kürt Gazeteciler Cemiyeti”nin “Disiplin Kurulu”na seçildi ama kurumun ölü doğduğunu savunup toplantılarına katılmadı. Kurul üyesi olarak bu yüzden disipline verilmekle tehdit edildi. Bu arada başka gazete ve dergileri de destekledi.
MED-TV`ye hazırladığı beş programdan birini bitirdi ama program beğenilmesine rağmen, polemikçi yöneticilerin politik yetersizliğinden yayınlanmadı. Gazete ve televizyon yönetimlerinin darlıklarını protesto ederek bu çalışmalardan uzaklaştı. 7 Temmuz 1998 tarihinden itibaren internet olanağından yararlanarak, daha çok Kürt aydınlarından oluşan geniş bir yazar kadrosuyla bu alanda ilk sayılabilecek “İnterName” adlı edebi, politik nitelikli bir dergi çıkardı. Dergi çalışmaları 11 Eylül 1999 tarihli Hürriyet ile 10 Ekim 2000 tarihli Cumhuriyet gazetesinde olduğu gibi, uzun süre basın yayın çevresinde yankısını buldu ve Kürtlerde ciddi bir muhalefet geleneği başlattı; bu yüzden de ayrıca tepkiler aldı. Bu “sanal” dergi çalışmasının yanısıra “Serbest Kürsü” adlı bir forum düzenleyerek değişik çevrelerin sansüre uğramadan tartışmalarını sağladı ve bu sayede tarihi nitelikli tartışma ve olaylara tanıklık etti. Bu çalışmaların da amacına ulaştığını düşünerek, yazı ve yazarların tekrara kaçmasını önlemek için, olumlu tepkilere rağmen 2000 yılında çalışmalara son verdi.
Haziran 1999 tarihinde, Belge Yayınları arasında ilk kitabı “Gavur Elo” yayınlandı. Ocak 2001 tarihinde ise yine Belge Yayınları arasında “Çilosman” adlı bir romanı daha yayınlandı. Yazar halen Avrupa`da olup, yazım çalışmalarını sürdürmektedir.
