Çocuk Gelişim Psikolojisi
Helen BeeEn Yeni Çocuk Gelişim Psikolojisi Sözleri ve Alıntıları
En Yeni Çocuk Gelişim Psikolojisi sözleri ve alıntılarını, en yeni Çocuk Gelişim Psikolojisi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Rousseau'ya göre insan gelişiminin amacı, kişinin doğuştan gelen potansiyelini gerçekleştirmesiydi.
Sayfa 41 - Çocuk Gelişim Psikolojisi, Helen Bee-Denise Boyd, Kaknüs YayınlarıKitabı okuyor
Hristiyanlıktaki ilk günah anlayışına göre, çocuklar bencil bir yaradılışla doğarlar ve manevi bir yeniden doğum yaşamaları gerekir
Sayfa 41 - Çocuk Gelişim Psikolojisi, Helen Bee-Denise Boyd, Kaknüs YayınlarıKitabı okuyor
(...) anne babaların kullandığı "bebek konuşmasının," çocuğun dil gelişimini engelleyebileceği söylenir. (...) bu düşünceye göre, dil gelişimi büyük oranda taklit etme ile ilgilidir. Çocuğun akıcı bir dil ile konuşabilmesi için doğru telaffuz edilen ve dilbilim kurallarına uygun cümleler duyması gerekmektedir.
Sayfa 40 - Çocuk Gelişim Psikolojisi, Helen Bee-Denise Boyd, Kaknüs YayınlarıKitabı okuyor
.. araştırmalar genetik özelliklerin; alkolizm, şizofreni, aşırı saldırganlık ya da anti-sosyal davranışlar, depresyon ya da kaygı, hatta anoreksi gibi patolojik davranışları pek çok açıdan etkilediğini ortaya koymuştur.
Watson’ın bu görüşüne göre çiçek büyütülse, çiçek bile ölür!
John Watson’a göre Amerika’daki çocuk yetiştirme geleneği, büyüdüklerinde çocukların duygusal açıdan zayıf olmasına yol açıyordu. Anne babalara önerileri de bu anlayışa dayanıyordu:
Çocuklarınıza asla sarılmayın, onları asla öpmeyin ve kucağınıza oturmalarına izin vermeyin. İlla da öpecekseniz, size iyi geceler dilediklerinde alınlarından bir kez öpün. Sabah olduğunda ellerini sıkın. Çok zor bir görevi büyük bir başarıyla yerine getirdiklerinde başlarını hafifçe okşayın.
Anne baba boşandığında, erkek çocuklarda gözlemlenen huzursuz davranışlar ya da okulda başarısızlık durumu, kızlara oranla daha fazladır.
... çok düşük IQ sonuçları, zayıf doğan ve yoksul ailelerde büyüyen çocuklarda görülür. Buna karşılık, zayıf doğan, ancak orta sınıf ailelerde büyüyen çocuklar ve normal kiloda doğan, ancak yoksul ailede büyüyen çocuklar temelde normal bir IQ düzeyine sahiptir.
Sayfa 58Kitabı okudu
Özellikle eğitimsel ve çocuklar olumlu değerleri öğretmeye yönelik hazırlanan televizyon programları de kanıtlanabilir. olumlu etkilere sahiptir.
Ahlaki Davranış;
Ahlak gelişimine diğer bir bakış açısı da öğrenme kuramcısı B.F. Skinner'in edimsel koşullanma modellidir. Buna göre çocuklara ahlak kurallarına uyumayı, davranışlarının sonuçları öğretir. Anne babalar ahlaki açıdan kabul edilir davranışlar sergileyen çocuklarını överek ödüllendirirler. Ahlaki açıdan yanlış davranışlar sergilediklerinde de cezalandırılır. Bunun sonucunda çocuk büyüdükçe kabul edilir davranışları çoğalırken, kabul edilmez davranışları azalır.
Okul öncesi ve ilkokul yıllarında çocuklar başkalarının duygularını daha iyi okumaya başladıkça empatik ve sempatik tepkileri de gittikçe daha hassaslaşır. Çocukluğun orta dönemlerinde birçok çocuk aynı anda birkaç duyguyla empati kurabilir.
Gündelik yaşamdaki kaba davranışların yanı sıra tiksindirici suçların sayısındaki artış; toplumun, en azından Batı toplumlarının, uygarlıktan gittikçe uzaklaştığı iddiasını desteklemek için öne sürülen örneklerdendir.
Popüler ve İhmal Edilmiş Çocuklar;
Popüler çocukları diğerlerinden ayıran karakteristik özelliklerinden bazıları çocuğun kontrolü dışındadır. Özellikle, göze hoş görünen çocuklar ve yapılı çocukların popülerlik olasılığı daha yüksektir. Bununla birlikte, çocuğun akranlarından çok farklı olması, ihmal ya da reddedilmesine de neden olabilir.
Toplumsal Statü;
Akran ilişkilerindeki bireysel farklılıkların önemli yönlerinden biri de belirli bir çocuğun yaşıtları tarafından ne kadar sevildiğidir.
Bu değişken toplumsal statü olarak adlandırılır.
Mizaç ve Bağlanma;
Bağlanma davranışlarının gelişim zamanlaması çocukların hemen hepsinde aynıdır. Bununla birlikte, ilişkisinin duygusal yoğunluğunda çocuktan çocuğa kayda değer farklılıklar gösterirler.
Bağlanma Niteliğinde Kalıcılığı ve uzun vadeli sonuçlar;
Çocuğun erken dönemdeki bağlanma niteliğinde görülen farklılıklar ileri de korunur mu? Bu soru özellikle küçük yaşta istismar, ihmal ve benzeri güvensiz bağlanma nedenlerinin yaratığı etkilerin kalıcı olabileceği yönünde endişeler taşıyan araştırmacılar ve terapistler açısından büyük önem taşır...