Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Coen Kardeşler

Kolektif

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
The Ballad of Buster Scruggs
...Ve yol aldılar ileriye, adam uyuklarken sınırları bulanıklaşan tavuğun çok az anladığı dramalara doğru...
Tanrı'nın kelamı, acı ve ihtiyaç zamanlarında çok iyi para getirir.
Reklam
“Oscar’ı kazanıp ödül alırken bir konuşma yapmanız gerekirse ne olacak? O duygusal ânla da mı dalga geçeceksiniz? “Kalabalığa karşı konuşmak bizim için o kadar şevk kırıcı ki, konuşma için bir şey yazacağımızı sanmıyorum, “ diyen Joel gülüyor. “Büyük ihtimalle geçiştirirdik. Ödül alırken yapılan incelikli konuşmalardan etkilenmemek gerçekten mümkün değil.” Uzun bir sessizlik oluyor. “Ama benim yapabileceğimin çok ötesinde bir iş o.”
Joel: Hikaye uydurmak başka şey, insan türüne dair bir mefhum geliştirmek ayrı. Birinin öbürüyle alakası olmak zorunda değil. Ama filmlerimizdeki karakterlerin çoğunun pek de iç açıcı olmadığı doğru ; ya ezik tipler ya mankafa, bazen ikisi birden. Fakat bir yandan bu karakterlere çok da düşkünüz, çünkü bu tür insanlar üzerine kurulan pek film olmuyor. Güçlü kuvvetli süper kahramanlarla işimiz yok.
Sayfa 120Kitabı okudu
“Bazen Ethan odada turlarken eşyaları önüne doğru çekerdim. Çıkardığım engellere takıldığında ‘Uffff!’ diye bir ses çıkarırdı, ben de onu bir üst düşünceye çıkmaya zorladığımı düşünürdüm. Onlara absürt ve yanlış gelen bir şey önerdiğimde, uzun uzun gülüp, “Yok, hayır, olmaz çünkü... olmaz işte, ‘ derlerdi.
Joel: İnsanların sinemada ağlamasından nefret ederim. Oturmuş rezil bir film seyrederken etrafınızdaki insanların hıçkırıp burunlarını sümkürmelerine maruz kalmak ayrıca rahatsız edici.
Sayfa 233Kitabı okudu
Reklam
Coen Kardeşler dur durak bilmeden çalışıyorlar ve röportaj vermek istememeleriyle biliniyorlar, fakat Playboy, Orada Olmayan Adam’ı tamamlarken onları ikna etmeyi başardı. Görev, yakın zamanda Playboy adına Tim Burton’la röportaj yapan Kristine McKenna’ya verildi. Kristine’nin raporu şöyle: “Tuhaf hassasiyetleri ve film çekme yetenekleri dışında Coen Kardeşler’e bakınca en dikkat çekici şey, birbirlerine olan ilişkileri. Beraber azımsanmayacak kadar çok vakit geçirmelerine rağmen birbirilerinin sözünü kesmiyorlar, birbirlerinin şakasına gülüyorlar, birbirlerinin fikirlerini ilgiyle dinliyorlar ve birbirlerine gerçekten düşkün oldukları anlaşılıyor. Ayrıca tıpkı film çeker gibi konuşuyorlar; biri ortaya bir fikir parçası atıyor, diğeri bunu daha ileri taşıyor sonra ilginç, kışkırtıcı, aptalca veya -genellikle de- tuhaf bir şeye dönüşene kadar bu fikri ileri geri paslaşmaya devam ediyorlar.”
Sayfa 207Kitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.