Önümüzde bir ova, karşımızda çepçevre. İç içe sarı, kızıl, mor ve dumanlı dağlar. En batıda sarı, iki yüksek tepeli bir dağ. İşte o Duatepe ve biz ona hücum ediyoruz.
Güneşin en yüksek, rüzgârın en kuvvetli olduğu an kavga azıyor. Duatepe'nin üstü birkaç ağızlı yanardağ gibi, dumanları ta gökte!