Sanki yaşam boyu olup bitmiş her şeyle hesaplaşma. Yaşam mutluluk içinde geçmiş gibi görünse de, bilmeden, derin bir mutsuzluk mu birikiyor zihnin içinde?
Bu notlar, bu derin mutsuzluğun mı notları olacak?'
Sayfa 20 - 1. Baskı Şubat 2006 İmge KitapeviKitabı okuyor
Onların yaşamını tanımak zordu.
Kentte ağır basan fakirlikti. Ama gene de yüzleri gülüyordu.
‘Doğru düşünemiyorum' diye düşündü.
Verdiğim bütün yargılar kuşkusuz yanlıştır.
Ama buraya gelince anladım ki şu yeryüzü dediğimiz yerde insanların pek azı refaha ermiş.
Bu sözcüğü de sevmiyorum.
Her şeyi unutmak elde mi?
Bu acıyı da duymasam ne kadar da iyi olurdu.
Sayfa 20 - 1. Baskı Şubat 2006 İmge KitapeviKitabı okuyor
"Zihin bütün yıkıntıların bıraktığı izleri unutmuyor, onların, biçimlerini değiştirerek sıkıntılı bir rüya ya da karabasan biçiminde, aradan onyıllar geçse de sunuyordu. 'Hepsinden kurtulmak ölüm mü acaba?' diye düşündü. Ya kurtulmadan yaşamak? O neydi?"
"Oturduğumuz tahta ev yok anne" dedi. "Ama yandaki tahta evi kapısından tanıdım. O büyük ev aynen duruyor. Karşıdaki hamam da."
Annesi dalgın bir gülümseme ile :
"Burdur" dedi. "Demek Burdur' a gittin."