Devlet, elbette eski devlet değildir; her şeye kendini yetkili gören "pilot devlet"ten "stratej devlet"e doğru bir evrim olmuştur ve devlet gerçekliği sürüyor demektir bu; önemli olan, onu daha da demokratikleştirmek ve insan haklarıyla donatmaktır.
Sağ'ın bütün bu olan bitene bakıp sağlıklı bir çözümlemeye gitmesi ve gelecek için yeni yollar açması düşünülemez. Sosyal demokrat ideolojiler, bu ılımlı, "utangaç sosyalizm"ler de, olumsuzlukları önlemede pek bir şey yapıyor değiller; birden renksiz-kokusuz hale gelen bu politikalar günü kurtarmanın arkasındalar ve gelecek için de bir umut vermiyorlar.
Devlet, her şeye karşın bir fazlayı temsil etse de, özünde, Manifesto'nun dediği gibi, "burjuvazinin ortak işlerinin bir idari komisyonu" durumundadır.
Gelişmelerin , bizi yeni bir ahlak ve sorumluluk anlayışına, giderek yeni bir felsefi tavra doğru götürdüğünü söyledik. Humanizmanin yeni bir yorumu olarak nitelendirebilir miyiz onu? Eğer öyle ise , eskisinden farkı ne olacaktır onun?