Yaşar Kemal'in eserleri arasında seçkin bir yeri olan Akçasazın Ağaları ikilisinin ilk cildi Demirciler Çarşısı Cinayeti, ikinci cildi Yusufçuk Yusuf adını taşır. Ancak, yaşar Kemal'in seri romanlarından her biri bir bütündür, tek olarak okunabilir.
Akçasazın Ağaları ikilisi, kan gütme son bulurken bir düzenin de can çekişmesini anlatır; bir bitişi, bir tükenişi verir. Derebeyler çöker, yazlaşırken başka insanlar ortaya çıkmakta, bataklıktan kurtulmağa yüz tutmuş bir bataklık toprağını yağmalamaktadır. Arbetet gazetesinde (İsveç) Joel Ohisson, yatağına sığmayan coşkun bir nehire benzettiği Demirciler Çarşısı Cinayeti'nde doğanın da, tıpkı Cukurova'nın yaşama kavgasına girmiş insanları gibi, savaşa katıldığını belirtiyor. Romanın üslup özellikleri üzerine de şunları yazıyor: "Birdenbire anlatım baş döndürücü bir hıza ulaşıyor. Az sonra sakin, geniş, soluk kesen bir düz yazıya dönüşüyor. Kimi zaman da, inanılmaz şiddet bölümlerinde, dil birden yumuşuyor, halk masallarındaki gibi durgun, düşünceli bir akışta karar kılıyor."
