Demokratik Sosyalizm Sözleri ve Alıntıları
Demokratik Sosyalizm sözleri ve alıntılarını, Demokratik Sosyalizm kitap alıntılarını, Demokratik Sosyalizm en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bilimsel sosyalizmi kapitalizm karşısında yenilmiş bir akım olmaktan ziyade yetmez bir ekol olarak düşünmek daha anlamlıdır. Çünkü başardıkları vardır. Gerekli olanı başaramadıklarına ilişkin ideallerindeki yanlışlıklar ve yetmezliklerin açıklamasıdır.
Sayfa 85Kitabı okudu
Çağımız hakikatlerden uzaklaşmış olmanın faturasını devasa toplumsal sorunlarla boğuşarak ödemeye devam ediyor. Ve dünya, toplumun ezici çoğunluğu için cehenneme dönüşmüş durumda.
Karl Polanyi kapitalizmi (piyasa ekonomisini) kansere benzetmişti. Polanyi’ye göre kapitalizm tarımsal cemaatler ile feodal devletler arasındaki çatlaklardan ortaya çıkmış ve iç hücreleri istila ederek doğalarını kendi yapısına göre yeniden düzenlemişti. Tıpkı kanser hücrelerinin yaptığı gibi.
Einstein’dan bu yana madde ve enerjinin aynı şey olduğunu biliyoruz. Madde, enerjinin hareket bakımından durgunlaşmış, daha bilimsel bir ifadeyle hareketin çıplak gözle gözlemlenmeyecek kadar yavaşlamış halidir.
Marx, burjuva toplumunu " herkesin herkese karşı savaşı" olarak ifade eder.
Sayfa 257Kitabı okudu
Stalin
Kapitalizmin gelişmesi ve can çekişme gibi nesnel süreçlerini inceleyen Marksizm Teorisi, burjuvazinin devrilmesinin ve proletaryanın iktidarı ele geçirmesinin kaçınılmazlığı sonucuna varır. Proleter strateji, ancak çalışmalarına Marksizm teorisinin verdiği bu sonuçları temel yaptığı zaman gerçekten Marksist bir strateji olarak nitelendirilebilir.
Gramsci, hegemonyayı sağlamanın araçları olarak televizyon, gazete, aile, kilise, okul ordu ve benzeri şekilde sıralar. Bütün bunlar bireyleri egemen iktidara baskından çok rızaya bağlayan hegemonik aygıtlar olarak değerlendirilir. Hegemonya kavramsal olarak ideolojiden daha geniş bir kategoridir. İdeolojiyi de kapsar. İdeolojiler topluma zorla dayatılabilirken hegemonya rızaya dayalıdır.
Yani kapitalizm krizler üzerinden ve krizlerle yaşayan bir sistemdir. Dolayısıyla sadece krizin varlığına endeksli bir sistemsel çöküşün beklenmesi anlamsızdır. Bunun için başka şeyler de gereklidir; müdahale gibi…
François Similand, geleneksel tarihçilerin putları olarak üç hususu eleştirir.
Siyaset putu: Siyasi olgulara abartılı bir önem vererek sürekli siyasi tarihle, siyasi olaylarla uğraşma.
Birey putu: Büyük adamlara verilen ölçüsüz önem veya kahramanlık hikayeciliği
Kronoloji putu: Köken incelemelerine dalıp kendini kaybetme alışkanlığı.
Marx, kuramında komünist toplum tahayyülüne, aydınlanma aklı ile materyalist felsefeye ve sınıfa dayalı sosyalizm ideolojisine ve devlet iktidarının ele geçirilmesi yoluyla gerçekleştirilecek proleter devrime dayanır.
Rosa Lüxemburg
Yol, çoğunluk üzerinden devrimci taktiğe değil, devrimci taktik üzerinden çoğunluğa gider.
Lenin
İşçi kitlelerin kendi hareket sürecince geliştirmiş oldukları bağımsız bir ideolojiden söz edilmeyeceğine göre tek tercih ya da burjuva ideolojisi ya da sosyalist ideolojidir. Zira insanlık “üçüncü” bir ideoloji yaratmamıştır. Dahası sınıf uzlaşmazlıklarıyla bölünmüş bir toplumda sınıfsal olmayan ya da sınıf üstü bir ideoloji asla olamaz.
Yas ve melankolinin farklı deneyimler olduğunu Freud analiz etmişti. Freud’a göre yas bir nesnenin yitirilmesini içerirken melankoli “ben”le ilişkili patalojik bir kayba işaret eder. Melankoli nesnesinden hiçbir zaman vazgeçemediğinden patalojiktir, dolayısıyla sonu yoktur.
Hegemonyayı kabaca bir egemen iktidarın kendi yönetimi için hakimiyeti altındaki insanların rızalarını kazanmada başvurduğu bütün bir pratik stratejiler alanı olarak tanımlayabiliriz.