Tunceli'de yaşanan Alevi-Sünni ayrıştırmasının farklı kulvarlarda, farklı ifade şekillerinde dahi dile getirilmiş olması ve öteden beri süre gelen PKK terörünün her aşamada kendisini hissettiriyor olması gözlerden kaçmıyor. Göze çarpan bu tür olumsuzlukların yaşanan bir aşka hiçbir şekilde engel olamaması, liseli iki gencin kendilerini aşan büyük aşklarının yüreklerde yer bulması, kendi kültürünü benimseyen ve bunu olduğu gibi özümseyen Zilan ile bu kültüre yabancı olan Sinan'ın kültür farklılıklarına, kendisini ve ailesini zor durumlara düşürecek olmasına hatta okuldan ihraç edilmesine rağmen vaz geçmemesi kendine has bir üslupla anlatılıyor. Ergenlik çağında bağlı olduğu arkadaşlarından uzak düşen Sinan, Zilan ile karşılaştıktan sonra yaşadığı gelgitlerden kurtulabilecek miydi? Efkârlı günleri birbirini kovalarken, tehlikeli hadiselerle burun buruna gelen Sinan, bu zorlukları aşabilecek miydi? Düştüğü karanlıklardan tek başına aydınlığa çıkabilecek miydi? İnancının ilkelerini boş verip değerlerinden vaz mı geçecekti, yoksa onlara sıkı sıkıya sarılıp Zilan'ı da yanına alarak erdemli bir hayatı mı seçecekti? Ahlaklı yaşamayı şiar edinmiş Haluk ve ailesinin mücadelesini okurken, kendinizden izler görecek, cevapsız kalmış sorularınıza cevap bulacaksınız…
