Dinler Tarihi
Cahit AkşitEn Eski Dinler Tarihi Gönderileri
En Eski Dinler Tarihi kitaplarını, en eski Dinler Tarihi sözleri ve alıntılarını, en eski Dinler Tarihi yazarlarını, en eski Dinler Tarihi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"İşlevselci bakış açısından din bizim dünyamızı açıklamaktan daha çok, ister bizi toplumsal olarak birbirimize bağlayarak isterse psikolojik ve duygusal olarak destekleyerek olsun, dünyada hayatımızı sürdürmeye yardım etmek için vardır. Sözgelimi ibadet ve ritüeller bizi bir cemaat halinde bir araya getirmek ya da kaos durumunda akıl ve ruh sağlığımızı korumak için yapılır."
Sayfa 9 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
"Dinin en temel fonskiyonlarının başında, toplumlara belli bir zihniyet kazandırma veya yeni bir dünya kurma vizyonu sağlaması gelmektedir."
Sayfa 14 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
"Şerif Mardin'e göre din, bu zihniyet sayesinde insanlara çevrelerindeki dünyayı özel gözlüklerle görmeyi sağlayacak kavramsal görüş imkanları sağlamaktadır. Bir dine has zihniyetin, o dine mensup bireyler arasında paylaşılması veya yayılması neticesinde insanlar günlük işlerini görürken ve hatta tabiatı seyrederken bile bu zihniyetin tesirinde kalırlar."
Sayfa 15 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
"Pers istilacılar Kuzeybatı Hindistan'a geldikleri zaman Sindu Nehri'ne ulaştılar, bu nehrin kıyılarında yaşayan Aryan azizlereinin (rişiler) torunlarıyla karşılaştılar. Farsça'da "s" sesi yerine "h" sesi kullanılıyordu. Bu yüzden Sindu Nehri yerine Hindu terimini kullandılar. Sindu Nehri'nin kıyılarında yaşayan bu halk daha sonra Hindular olarak tanındı ve yaşadıkları yere Hindistan ve dinlerine de Hinduizm denildi."
Sayfa 21 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
"Vedalar'ın Hint literatüründeki resmi adı Veda Samhita'dır (düzenlenmiş Veda). Vedalar'ı teşkil eden her cümle mantra adıyla bilinir ve bunlar melodiyle okunur. Vedalar Sanskritçeden farklı bir dille okunmaz, okumaya da bir tür besmele olan "om" kelimesiyle başlanır. Her Veda kendi içinde "mandala" denilen kitapçıklara bölünmüştür."
Sayfa 26 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
"Hint Mitolojisi'nde tanrıların en üst tabakasını, yaratıcı tanrı Brahma, koruyucu tanrı Vişnu ve cezalandırıcı tanrı Şiva oluşturmaktadır."
Sayfa 36 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
"Mitra, antik Arilerde güneşle ilişkilendirilmiş bir tanrıydı. Arilerin Hint ve İran şeklinde iki kola ayrılmasından sonra da bu özelliğini korumuş, hem Hindistan'da, hem de Mithra veya Mihr olarak anıldığı İran'da güneşle, güneşin ışığıyla ilişkilendirilmiştir. Rigveda ve Avesta gibi dini metinlerde de geçen Mitra, İran sınırlarından çıktıktan sonra Mezopotamya ve Anadolu'ya kadar yayılmış, Babil ve Anadolu'nun yerel inançları ile etkileşime geçtiktan sonra senkretik bir inanca dönüşmüş ve Roma'ya kadar ulaşmıştır. Bu dönüşümü antik İran'da din adamları olan magilerin çalışmalarının yanında göçler, savaşlar ve benzeri yollarla farklı geleneklerle karşılaşması sonucu gerçekleşmiştir. Mithra'nın ulaştığı en önemli duraklardan biri Anadolu'dur. Mithra, Anadolu'daki yerel inançlarla etkileşime geçmiş ve buradan Roma İmparatorluğu'na yayılmış ve Roma'da Mithras'ın Sırları adını almış bu kült sonraları tüm imparatorlukta en etkili din haline gelmiştir. Özellikle askerler arasında yaygın olmuş bu din, Hristiyanlığn Roma İmparatorluğu'nda etkili olması üzerine zayıflamış ve tarihten silinmiştir."
Sayfa 47 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
"Bu din o kadar çok kabul gördü ki, Romalılar 25 Aralık'ta Mithra festivalini kutlamaya başladılar. İran'da Mithra'nın doğum günü olarak kabul edilen bu tarih Avrupa'ya taşındıktan sonra Hristiyanlığa İsa'nın doğum gecesi olarak geçmiş ve kutlanılmıştır. Hristiyanlığın yayılmasıyla birlikte Mihr gelenekleri ve ayinleri bu dinin bağlıları tarafından beğenilince, Mitraistler tarafından dünyanın son zamanlarında insanloğı kurtaracağına inanılan Mihr'in doğumu Mesih'le ilişkilendirilmiştir."
Sayfa 55 - Kamer YayınlarıKitabı okudu
"Zerdüşt'ün (Grekçe: "Zoroaster") reformunu belli bir zaman içine yerleştirmek zordur. Doğu İran'da bir bölgede yaşamış olan Zerdüşt esasında bir reformcudur. Zerdüşt'ün esas mesajı, daha önceki dinsel tecrübeye birçok şekilde muhaliftir: Zeerdüşt kanlı kurbanları ve panteonun total bir değişimini öneren "haoma" uygulamasını reddederek "monoteist" ve "düalist" olmuş, yeni dinin evrimi daha sonra karakter değiştirmek suretiyle genel olarak Zerdüştilik/Zoroastrizm adını almıştır (Mircea Eliade). Zerdüşlük, Zerdüştilik, Mecusilik, Mazdayasna olarak da bilinir."
Sayfa 63 - Kamer YayınlarıKitabı okudu