En Yeni Doğa Üzerine Bir Epitom Sözleri ve Alıntıları
En Yeni Doğa Üzerine Bir Epitom sözleri ve alıntılarını, en yeni Doğa Üzerine Bir Epitom kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Liman ve şehirleri yakıp kül eden bir yangının küçücük bir kıvılcımla tutuşmaya başlaması gibi ruh, duyguları, bu duyguları meydana getiren sebepten çok daha fazla deneyimler.
Şeylere ilişkin bütün nedenler, etkilerinden önce gelmez; bazıları etkilerinden önce gelse de bazıları etkileriyle kesişir, bazılarıysa etkilerini takip eder.
Seslere gelince ki kastettiğim kelime ve cümlelerdir, öğretmen olarak ne Hermes’i gösterelim ne de isimlerin insanların iletişimini kolaylaştırmak için kasti olarak icat edilip öğretildiğini söyleyen filozoflara itimat edelim.
Bizden aynalara doğru sürekli bir akış olmasaydı ve bu akış bize bir imge getirmeseydi ne aynada kendimizi görürdük ne de herhangi bir yansıma oluşurdu. Parçaların her birinin tam öndeki noktaya taşındığını görmek akışın gerçekliğine dair ikna edici bir kanıttır. Nesnelerden akan imgeler gözlerimize çarparak dışsal gerçeklikleri görmemizi, ruhumuza girerek de onları düşünmemizi sağlar. Öyleyse gözlerin gördüğünü ruh bu çarpmalar aracılığıyla alır ve ilk imgelerin çarpmasından sonra doğamız öyle geçirgen bir hal alır ki ilk gördüğü nesneler artık mevcut olmasa da zihin ilk imgelere benzeyen imgeleri alır. Böylelikle biz hem uyanıkken hem uyurken imgelemler oluşur. Bunun uyurken de meydana geliyor olması bizi şaşırtmasın; zira imgeler o zaman da bize aynı şekilde akar. Peki, bu nasıl olur? Biz uykudayken tüm duyularımız felç geçirmiş gibi etkisiz olsa da hâlâ uyanık olan fakat duyuların o anki haletini ve durumunu fark edemeyen ruh, kendisine yaklaşan imgeleri alırken sanki hakiki gerçekliklerin somut yapılarını kavrıyormuşçasına onlara ilişkin
sınanmamış ve hatalı bir fikir edinir; çünkü
sınama araçları o sırada uykudadır. Senin
savının aksine, Demokritos, biz şunu
söylüyoruz: Rüyaların doğası senin iddia
ettiğin gibi Tanrı tarafından belirlenmez ya da uyarı niteliği taşımaz; bundan ziyade, ben derim ki imgeleme neden olan aynı imgeler
rüyalara ve düşüncelere de neden olur yani rüyalar belirli doğal varlıklarca üretilir .
Hakiki değerin keyfi ne tiyatrolardan ne hamamlardan ne de güzel kokulardan alınır ki biz bunları kitlelere bıraktık. Hakiki değerin keyfi, doğa bilimlerinden alınır.