Doğal Yaşam ve Başkaldırı Gönderileri
Doğal Yaşam ve Başkaldırı kitaplarını, Doğal Yaşam ve Başkaldırı sözleri ve alıntılarını, Doğal Yaşam ve Başkaldırı yazarlarını, Doğal Yaşam ve Başkaldırı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Neden bu kadar ümitsiz girişimlerde başarılı olmak için bu kadar ümitsizcesine telaş ederiz? Bir insan çevresindekilerle aynı hızda yol almıyorsa, bu belki de farklı bir davulun sesini duyduğundan dolayıdır. Kendimizi ortaya koymamız için gerekli şartlar henüz olgunlaşmamışsa, gerçekliğin yerini tutabilir miyiz?”
Paltoyu giyebilmek için dikişleri zorlamazlar umarım. Çünkü palto ancak uyana yakışacaktır.
Ortaya çıkan tabloda, insanların bir kısmının maddi şartlar bakımından ilkel insanın yaşam standartlarının biraz üzerinde yaşadığı diğer kısmının ise ilkel insandan daha kötü standartlarda yaşadığı görülür. Bir sınıfın lüksü diğerinin yoksulluğu ile dengelenmektedir. Bir yanda saray, diğer yanda düşkün evleri ve "sessiz yoksullar". Firavunlara anıt mezar olacak piramitler inşa eden kalabalıkların sarımsakla beslendiği söylenir ve muhtemelen bu işçiler insana yaraşır bir biçimde gömülmüş de değillerdir. Sarayın duvar süslemelerini bitiren duvarcının akşam olunca döndüğü yer bir Kızılderili çadırı kadar bile iyi olmayan barakasıdır.
Sayfa 47
Filozof olmak demek ince düşüncelere sahip olmak demek değildir, bir ekol kurmak anlamına da gelmez. Filozof olmak demek, aklı aklın emrettiği üzere yaşayacak kadar sevmek demektir.
Sayfa 27
"Eskilerin doğrusu kendilerine, yenilerinki de yenilere."
Önyargılarımızı bırakmak için hiçbir zaman geç değildir. Ne kadar eski olursa olsun düşünce ve davranışın hiçbir şekli, sağlam kanıtlarla irdelenmeden, bir şeylere güvenerek kabul edilemez. Herkesin yankıladığı ya da sessizce ilettiği bugünkü bir doğrunun yanlış olduğu yarın anlaşılabilir; bu belki de sadece bir fikirdir, kimisinin tarlasına bereket getirecek yağmurun habercisi sanıp güvendiği dumana benzer. Eskilerin "yapamazsın" dediğini yapmayı denersen yapabildiğini görürsün. Eskilerin doğrusu kendilerine, yenilerinki de yenilere.
Sayfa 21
Başkalarının görüşü bizim kendi görüşümüze kıyasla zayıf bir diktatördür. Bir kişinin kendi hakkında ne düşündüğü kaderini belirler, daha doğrusu kaderini gösterir.
Sayfa 20
Ah şu sahtekârlık, ne namuslu görünür dışardan!
“İnsan hayatı gelip geçiyor. Yapacak başka işlerim var. Bu dünyaya dünyayı yaşanacak güzel bir yer yapmak için gelmedim, iyi olsun kötü olsun bu dünyada yaşamak için geldim. Bir insan her şeyi yapmak zorunda değildir, bir şeyler yapmalıdır sadece; her şeyi yapamıyor diye ille de bir şeyleri yanlış yapması gerekmez.”
"Kendimi başka işlere ve düşüncelere vereceksem, bu işleri bir başkasının omuzlarına basarak yapmadığımdan emin olmalıyım önce. Omuzuna bastığım adamın üzerinden kalkmalıyım ki, o da kendi düşüncelerinin peşinden gidebilsin."
Toplum genellikle çok bayağıdır. Sık sık görüştüğümüz için, arada kalan zamanda, birbirimiz için yeni bir değer edinecek zamanımız olmaz. Günde üç defa yemeklerde buluşuruz, her defasında küflü birer peynir olarak kendimizden yeni tatlar vermeye çalışırız. Görgü kuralları ve kibarlık adı altında bir dizi kuralı benimseyerek bu sık buluşmaları katlanabilir hale getirir, böylelikle birbirimize savaş açmamış oluruz. Her gün postanede sosyal ortamlarda ve geceleri de ateşin etrafında buluşuruz; sıkışık yaşar birbirimizin yolunda dururuz; ayaklarımız birbirimize takılır, bence bu nedenle de karşılıklı saygımızdan bir şeyler eksilir. Daha az görüşerek de önemli ve duygusal konularda yeterli iletişimi kesinlikle gerçekleştirebilirdik.
Sayfa 154 - Kaknüs YayınlarıKitabı okudu
İnsan öldüğünde, gittiği yer tozlu topraktır..
“Ne kadar kötü olursa olsun, yaşamınızla buluşun ve onu yaşayın; yaşamdan kaçmayın ve ona küfretmeyin! Yaşamınız sizin kadar kötü değildir. En zengin zamanınız onun en fakir göründüğü zamandır. Sürekli kusur bulan cennete bile kusur bulur. Yaşamınızı sevin, fakir haliyle de… Bir fakirhanede bile hoş, ürpertici ve ihtişamlı saatler geçirebilirsiniz. Batan güneş düşkünlerin penceresine, zengin adamın evine yansıdığı gibi yansır; kar aynı şekilde, ilkbaharın en erken günlerinde erir. Sakin sessiz bir adamın böyle bir evde saraydaki gibi halinden memnun yaşayıp neşe dolu düşüncelere dalmaması için bir sebep göremiyorum. Kasabanın fakirleri bana genelde herkesten daha bağımsız yaşıyormuş gibi görünüyor. Belki de sadece, kuşkulanmadan alabildikleri için bu kadar yüce gönüllüler. Yeni şeyler edinmeyi dert etmeyin; ister yeni elbise olsun, ister yeni arkadaş… Eskisini kullanın, eskiye dönün! Eşyalar değişmez, biz değişiriz. Elbiselerinizi satın, düşüncelerinizi elinizde tutun!”
“İnsanlar, zaruri değil lüks ihtiyaçların yoksunluğundan acı çekiyorlar.”
Sayfa 75 - Kaknüs YayınlarıKitabı okudu
“İnsanların yücelttiği ve başarılı kabul ettiği hayat tarzı ancak bir çeşittir. Neden diğer bütün hayat tarzlarını bir kenara bırakıp herhangi bir çeşidini abartıyoruz?”
Sayfa 32 - Kaknüs YayınlarıKitabı okudu
“Başkalarının görüşü, bizim kendi görüşümüze kıyasla zayıf bir diktatördür. Bir kişinin kendi hakkında ne düşündüğü kaderini belirler, daha doğrusu kaderini gösterir.”
Sayfa 20 - Kaknüs YayınlarıKitabı okudu