Doğu Yakasında Yeni Bir Şey Yok
Mehmet FaraçDoğu Yakasında Yeni Bir Şey Yok Gönderileri
Doğu Yakasında Yeni Bir Şey Yok kitaplarını, Doğu Yakasında Yeni Bir Şey Yok sözleri ve alıntılarını, Doğu Yakasında Yeni Bir Şey Yok yazarlarını, Doğu Yakasında Yeni Bir Şey Yok yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hiç kimse hıncını bir barkaç soğuk suda söndürmeyi de denemiyordu
Sayfa 34Kitabı okudu
Doğuda insan yerleşmelerinin başladığı ilk dönemlerden iletişim teknolojisinin dünyaya egemen olduğu uzay çağına kadar geçen süreçte, insanlık ve intikam açısından her şey eskisi gibiydi...
Doğu Yakasında Yeni Bir Şey Yoktu!...
Sayfa 130 - DHARMA EDEBİYAT
Etmez akrep, akrabanın akrabaya ettiğini!..
Sayfa 85 - DHARMA EDEBİYAT
Kuşlar gibi uçmayı, balıklar gibi yüzmeyi öğrendik. Ama bu arada basit bir sanatı unuttuk; kardeş olarak yaşamayı!
Martin Luther King
Sayfa 94 - DHARMA EDEBİYAT
Ağalar, seçimlerde köylünün sandığa gitmesini engelleyerek toplu mühürlenen oy pusulalarıyla siyasi güçten pay kapmaya çalıştı.
Cahillerin oyları dolar demetleriyle pazarlandı, namus diye nitelenen pusulalar kilitsiz sandıklarda tecavüze uğradı!...
Sayfa 72 - DHARMA EDEBİYAT
Töre kanunlarının her maddesinde adeta idam edilen kadınlar, kanın durdurulmasında da kurtarıcı olarak kullanılıyordu. Aşiretlerin en güzel kızları, “Alın bizim namusumuz artık sizin de namusunuz!... Akrabayız, kan güdemeyiz!...” denilerek karşı tarafa sunuluyordu.
Şiddet bekaret kanında susturuluyor, kanlı çarşaflar, kanlı kefenlerle takas ediliyordu!...
Sayfa 57 - DHARMA EDEBİYAT
Bağnazlıktan barbarlığa yalnız bir adım vardır !
Sayfa 34 - DHARMA EDEBİYAT
Alexander Graham Bell, 1876’da telefonu icat ettiğinde özellikle Türkiye’nin doğusunda kan davalarının en büyük gerekçesi iletişimsizlikti! Doğu ve Güneydoğu’da konuşmak, anlaşmak yerine sorunlar çatışarak çözülmeye çalışılıyordu. Silah nefesten üstün tutuluyor, damakları hep kan ıslatıyordu!.
Sayfa 34 - DHARMA EDEBİYAT
Güneydoğu’nun kalkınamamasının üç nedeni vardır, ağa, siyasetçi ve şıh!...
Sayfa 33 - DHARMA EDEBİYAT
Kirve namustu, kirve baş tacıydı!... Törelerin en amansız uygulandığı Harran Ovasında, amca kızı, dayı kızı, hala kızıyla evlenilirdi ama kirvenin kızı bacıydı!...
Sayfa 24 - DHARMA EDEBİYAT
Öfke, niye bu topraklarda hep bir ejderha gibidir?...
Sayfa 14 - DHARMA EDEBİYAT
Beynin korkuya, gözlerin namluya, aklım çaresizliğe kilitlendiği bu coğrafyada, kanın su kadar sıradanlığı neye dayanır?
Can, ölüm çukuruna atılacak kadar ucuz ve basit mi dir?
Sayfa 13 - DHARMA EDEBİYAT
Ahmed Arif /Uy Havar
Düşün, uzay çağında bir ayağımız,
Ham çarık, kıl çorapta olsa da biri
Düşün, olasılık, atom fiziği
Ve bizi biz eden amansız sevda
Atıp bir kıyıya iki zamanı
Yarının çocukları, gülleri için
Her birinin ayva tüyü çilleri için
Koymuş postasını,
Görmüş restini.
He canım,
Sen getir üstünü.
Sayfa 13 - DHARMA EDEBİYAT