Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Çılgın Bir Hayatın, Çılgın Yolcusu

Doludizgin Bir Denizci: Jack London

Irving Stone

Doludizgin Bir Denizci: Jack London Gönderileri

Doludizgin Bir Denizci: Jack London kitaplarını, Doludizgin Bir Denizci: Jack London sözleri ve alıntılarını, Doludizgin Bir Denizci: Jack London yazarlarını, Doludizgin Bir Denizci: Jack London yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Okudukça, o güne kadar raslantılara ve gelgeç tutkulara yer veren düzensiz bir dünyaya kapılmış olduğunu, kendini yönetecek bir ilkeye bağlanmadan gelişigüzel düşünmüş olduğunu farkediyordu. Her şeyi birim haline sokarak evreni somut bir düşünüş tarzıyla ele alıp, gözle görülür ve elle tutulur hale getiren bir bilgi... Bundan böyle raslantılara yer yoktu, her şey kesin kanunlara uymak zorundaydı. Jack London bunu öğrendiğinde öylesine heyecanlandı ki, Henderson Creek'de altın bulduğunu sandığı günkü sevinci devede kulak kaldı... Çünkü, gerçeğin tek olduğunu, saf altının taş çatlasa mika olamayacağını öğrenmişti artık.
Kitaba olanca gücüyle saldırır, güçlüğü yendiğine inanana kadar bırakmazdı elinden. Okuduklarını içine sindirir, öğrendikleriyle beslenirdi.
Sayfa 123Kitabı okudu
Reklam
Bulduğu ufak tefek işler Jack London'un ne zamanını dolduruyor, ne de karnını doyuruyordu. San Francisco'da yayınlanan Examiner gazetesinin pazar ekinde basılan hikayelerin bin kelimesine on dolar ödendiğini öğrenen Jack, kafasının içinde biçimlenmiş olan sürüyle hikâyeyi kâğıda dökmenin zamanı geldiğini anladı. Küçücük odasına sığdırdığı kaba saba tahta masanın başına oturup, Yukon ırmağını inerken başından geçenleri bin kelimeye sığdırmaya çalıştı. Ve hemen öğleden sonra, yazdığı hikayeyi Examiner'in yazı işlerine postaladı. Jack London hikâyesini gönderirken, yazarlık mesleğine başladığının farkında değildi. O sıra kafasını kurcalayan şey posta dağıtıcılığına atanana kadar, ev sahibinin eline tutuşturmak üzere bir on dolar kazanmaktı. Yazarllığa atılmak için bir kaç yüz dolar biriktirmek, böylece arkasında açlık çeken kimse bırakmamak niyetindeydi. Ama evdeki hesap çarşıya uymadı. Ve Jack London yazmanın bir kere tadını alınca, bir daha birakamadı.
İnsan boğaz tokluğuna çalışmak zorunda kaldı mı, eğlenceye, okumaya, düşünmeye, kısacası yaşamaya veda etmek şarttı. Beden işçiliği insanı makine haline sokuyordu. Yarım yamalak karnını doyurduktan sonra, ertesi güne güç kazanmak için yatıp uyumak... Jack London, bu tüketici ve budalaca çalışmadan nasıl ve ne zaman kurtulacağını bilemez olmuştu.
ruhsal çelişki
Aşırı bir kendine güven duygusunun yanı sıra beliren, aşağılık duygusuyla karışık bir utanç.
right decision
Kürek mahkûmu gibi ölesiye çalışmak Jack London'u beden işçiliğinden soğutmuştu. Anlaşılan, insan ya köleler gibi çalışacak ya da işi serseriliğe vuracaktı.. İkisinin ortası yok muydu bunun? Genç, gücü kuvveti yerinde biri, insan gibi yaşamak, hayatın tadını çıkarmak isterdi. Serüven tutkusu yeniden yüreğini sarmaya başlamıştı. Taptaze bedenini başkalarının bencilliğine kurban etmektense gününü gün etmeye karar verdi.
Reklam
Gece vardiyası tamamlanınca, gemiciler horul horul uyurken, Jack London'un ikinci yaşantısı başlardı. Korsanlık zamanındaki okuma aşkını sürdüren Jack, elindeki kitabı pruva direğine dayar, bir elinde mum, öbür eliyle sayfaları çevirerek bütün gece okurdu. Melville ve Jocobs'un deniz hikâyeleri, Anna Karenina ve Madame Bovari, Jack London'un mum ışıginda okuduğu kitaplardır.
Gerçeği gizleyip, saklıyorsanız; ya da herkesin içinde bütün açıklığıyla ortaya koyamıyorsanız, gerçeğin ne olduğunu bilmiyorsunuz demektir.
Sayfa 4 - Jack LondonKitabı okudu
406 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Herkese merhaba,bu akşam sizlere İrving Stone’in Jack London’u anlatan biyografi kitabından bahsetmek istiyorum. Jack London hakkında yazılmış iyi bir kitap.Doğumundan ölümüne kadar hayatının her evresini okuyabiliyorsunuz.Eğer daha önce Martin Eden'i okuduysanız çoğu yer hiç yabancı gelmiyor tabi şaşırdıklarınız bilmedikleriniz de var London'la ilgili. Bu kitabı okuduktan sonra anladım ki Jack London hep eserlerinde kendi yaşantısından kesitler sunmuş. Gerçekten de kendi hayatında da çamaşırcılıktan tutun da bulaşıkçılığa,denizciliğe, altın arayıcılığına kadar bir çok işi yapmış. Jack London, en sevdiğim eserlerinden birisi olan "Martin Eden" kitabında kendi hayatını anlatmış gibi geldi bana. Şahsen bir insanın böylesine dolu dolu yaşaması pek görülür bir şey değil.Kitapta Jack London ilgili şu kısım çok hoşuma gitti.İntihar adlı romanında kendisinin hatırladığım kadarıyla 6 yaşındayken tarlada çalışan babasına götürmek üzere taşıdığı bir kova birayı bitirdiğini, 19 yaşına geldiğinde alkolik arkadaşlarıyla birlikte içkiyi bırakmaya karar verdiğini, ve bunu kutlamak için beraber bir bara gidip sabaha kadar içtiklerini sanırım bunu hiç unutmayacağım. Şahsi görüşüm herkesin bu kitabı okuması. Hayat mücadelesini bundan daha iyi anlatan bir kitap zor bulursunuz.
Denizler Serüveni
Denizler SerüveniIrving Stone · E Yayınları · 197242 okunma
Benim hikayelerim zalimse,hayatın kendi de zalim demektir.
Sayfa 392 - e YayınlarıKitabı okudu
103 öğeden 61 ile 70 arasındakiler gösteriliyor.