Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Dörtlerin Gecesi

Mehmet Tanboğa

En Eski Dörtlerin Gecesi Gönderileri

En Eski Dörtlerin Gecesi kitaplarını, en eski Dörtlerin Gecesi sözleri ve alıntılarını, en eski Dörtlerin Gecesi yazarlarını, en eski Dörtlerin Gecesi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Halk bir deniz, Devrimciler ise, bu denizde bir balıktır”
Sayfa 101Kitabı okudu
Dört bir yandan sarılmış da olsalar, her günleri işkence de olsa, onların yıkılmayan bir şeyleri vardı. Bir Devrimci Önderin şu sözü o günü çok iyi anlatırdı: “Bizlerin her yanını düşman ele geçirmiş olabilir. Şayet yaşamın her alanı didik didik edilip, etrafımız sarılmışsa, yürekler kurtarılmış bölgeye çevrilmeli. Yürek bire on, ona yüz, cesaret pompalamalı. Buradan hareketle işe koyulmalı.”
Sayfa 104Kitabı okudu
Reklam
Mükemmel insan yoktur. Ancak insanlar zayıf yönlerini denetim altına alarak en zor dönemeçlerden geçebilirler. Yeter ki iradenin gücü zayıf noktalar üzerinde yoğunlaştırılsın.
Sayfa 109Kitabı okudu
26 Mayısta esat oktay “karşımda tek bir sinek bile direnmiyor” dediği zaman bal gibi yalan atıyordu. Belki karşısında “fiili” bir direniş göremiyordu. Ama düşünce alanında direniş devam ediyordu. Fakat o, düşüncede, yürekte, inançta direnme olgusunu hissetmeyecek kadar bir robottu. O, hiçbir zaman bunu göremezdi. Hissedemezdi. O, son saldırıya geçtiğinde korkuyordu. Korkuyordu apoletleri sırıtan yüzbaşı. Korkusunu içki kadehlerinin girdabında bırakmaya çalışıyordu. Bomboş koridorlardan geçerken arkasında onlarca gardiyan bulunuyordu. Korktuğu için habire saldırıyordu.
Sayfa 112Kitabı okudu
Bu koğuş, adeta Kürdistan'ın bir mozaiğidir. Herkes burada vardır.
Sayfa 116Kitabı okudu
Sindirilmişti tüm muhalefetler. işkenceciler ellerini kollarını sallaya sallaya dolaşıyorlardı. Köşebaşlarında leş kargaları tünemişti. Diyarbakır zindanında insan çığlıkları Bağlar Mahallesi sakinlerinin uykusunu böler, bebeler uyuyamazken, sessiz bir çoğunluk diyarı da ölüm uykusuna yatmıştı. Duvarların o yanını ve bu yanını korku nöbeti tutarken, insanlar direniyordu Diyarbakır zindanında.
Sayfa 124Kitabı okudu
Reklam
Güneş vazgeçilmez bir yaşam kaynağıdır. Ancak yokluğu hissedilince, yani karanlıklar hükümdar olunca güneşin nasıl bir aydınlık ve yaşam kaynağı olduğu anlaşılır.
Sayfa 132Kitabı okudu
İnsanların yaşam hakkı onların en doğal hakkıdır. Ancak Diyarbakır Zindanı'nda bu hakkın zerresinden bahsetmek mümkün değildi.
Sayfa 138Kitabı okudu
Bir arkadaşları o günleri şöyle anlatmıştı: “Bu gün yaşanan her gün yarın tarih olacaktır”
Sayfa 144Kitabı okudu
Dünyanın dört bir yanında yönetimi ne olursa olsun mutlaka bir dinlenme günü, soluklanma zamanı vardır. Ama Diyarbakır zindanında tatilin, dinlenmenin ve soluk almanın hiçbir zaman izine rastlanmaz. Tutsakların her saati, her saniye ve salisesi işgal edilmiştir. Ömür boyu işkencedir yaşamın adı.
Sayfa 183Kitabı okudu
336 öğeden 221 ile 230 arasındakiler gösteriliyor.