Başta İstanbul olmak üzere, bütün Osmanlı şehirleri oluşurken, mesken mimarisinde daha çok ahşap ve kireç gibi dayanıksız malzemelerin tercih edilmesi doğrudan doğruya Islami dünya görüşü ve tasavvufi duyarlıkla ilgilidir. Ahşap, taşla temsil edilen kalıcı, değişmez büyük değerler sistemi karşısında günlük hayatı tanzim eden çerçevelerin değişmeye açık ve dinamik süreç oluşunu ifade etmektedir