Mahalle aşkları, gelip geçici serüvenler aşağılatıcı şeylerdi. Ölümsüz şeyler özlüyordum. Kitaplarda, romanlarda okuduğum. Kendi dışımda bir dünyayı seyredercesine yaşıyordum bu çevrede.
Babamı hep hatırlayacağım, zamanla yarışacak bir simge o. Hep orta yaşlı kalacak, hep kırk beş yaşında bir çocuk, bir delikanlı, şiir yazmamış bir şair...