"Memfis Teolojisinde Ptah, Yüceltilmiş Taht'ı elinde tutan tanrıydı; o Nun'un ilkel sularının kişiselleştirilmiş haliydi ve Güneş-Tanrı Atum'un babası (ve annesi) idi."
"Apis boğası hem Ptah'ın tezahürü hem de insanın yaratıcısıydı "
"Mısırlılar hem politeist hem de monoteistti. .. aynı zamanda hem erkek hem de dişi olan tek bir yaratıcı büyük tanrıya inanıyorlardı."
"Antik metinlerden kobra-tanrıça Vadjet'in kralın kişisel koruyucusu olarak ölümlü biri olduğunu öğreniyoruz. Mısırologlar ona, Firavun'un alnında ne zaman temsil edilse 'uraeus yılanı' diyorlar. Onun özel rolü, kendi ölümcül zehri ve alevini, firavunu tehdit etme cesareti gösteren günahkarların üzerine saçmaktı.
'Dehşetini tüm ülkelerin üzerine salacağım. Kaşlarının arasında şahlanacağım. Alevim ve ateşim düşmanlarının üzerinde olacak.' (Urk.4,286,14-16.satırlar)
Diyoser'in avlusunu çevreleyen yüzlerce kobra heykeli, bu nedenle kralın ölümden sonraki hayatında devam eden hükümranlığında, en önemli ritüelleri güvenli bir şekilde sergileyebilmesi için güçlü bir koruma bağı yaratıyor, evrenin ilahi düzenini sağlayan ritüelleri."
+ "Antik Mısır terimi heb-sed 'kuyruk festivali' anlamındadır." s.412
"Tanrı-kral Osiris dünyasının alacakaranlığındaki varoluşu içinde, hala kendi kutsal dağında uyuyor. Orada, diğer dünyadaki görevi, dünyevi rolü olan Kemet halkının koruyuculuğunu devam ettirmek oluyor. Maat'taki hayatın devam ettiricisi ve kara ülkenin koruyucusu rolünü."
Kitabı Muqaddeste geçen “Aden/Eden” Bahçe… Tevrata göre Ademin yerleştirildiği bahçenin olduğu bölge. Yaratılış bölümüne göre “içinde her türden ağaç” olan yer. Meyve yönünden zengin, bereketli safran, hint sümbülü ve tarçın türlerine sahiptir. Dünya üzerinde bilinen cennet burasıdır. Tevratın, İskenderiye yahudilerinin yunancaya çevrilmiş versiyonunda bahçe kelimesi için “paradeisos” ifadesi kullanılmış. Cennet buradan geliyor. Paradise. Antik farsça kelime “pairidaeza”. Kapalı park alanı demekmiş.
"Abidos'taki I.Seti ve II. Ramses tapınaklarının ardındaki engin bir çöl mezarlığında, Mısır tarihinin her döneminden binlerce mezar bulunmaktaydı. Bunlar Abidos'un Osiris'le ilişkisi dolayısıyla buradaydılar; burası Mısırlıların ölümün büyük tanrısının başının gömülü olduğuna inandıkları yerdi."