Yaklaşık beş yıldan beri üniversitede doktora programında Eğitimde Politika Analizi dersini yürütürüm. Dersi doktora yaptığım yıllarda almış, politika konusuna ilgi duymaya başlamıştım. Türkiye’deki eğitim politikalarını ve diğer ülkelerdeki eğitim politikalarını incelediğimde bazı eğitim politikalarının felsefesi, değerleri ve ilkelerinin olduğu, bazılarının ise günlük politikalardan esinlenip inceleme ve araştırma yapılmadan belirlendiğini ve hayata geçirildiğini gördüm. Güçlü eğitim politikalarının teknik ve teorik alt yapısı varken, gündelik gelir-geçer eğitim politikalarının ise hiçbir dayanağı yoktu.
Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği ilk aya astronot gönderdiği gece Amerika Birleşik Devletleri’nin politikacıları ve eğitimcileri travma geçirdi. O gece üzerinde durulan en önemli konu “Bu eğitim programı ile uzaya astronot gönderecek, uzay çalışmalarını gerçekleştirecek insan yetiştiremiyoruz.” oldu. Fen ve matematik alanı programları değiştirilip eğitim politikalarında radikal değişikliğe gidip, aya astronot göndermeyi başardılar. Eğitim politikalarının en büyük handikaplarından birisi, sürekli aynı hatayı yapıp farklı bir sonuç beklemektir.
Bu eser, yukarıda ifade ettiğimiz kaygıların bir ürünüdür. Amacımız sihirli bir değnekle tüm sorunları çözmek değil, küçük küçük dokunuşlarla fırtınalar yaratabilecek bir sürecin paydaşı olmaktır. Hedef kitlede bilgi düzeyini artırmak, politika analizi yöntemlerini kazandırmak, veri okuryazarı yapıp, yeterlik ve yetkinlik düzeyinin artırılmasına katkıda bulunmaktır.
