Emperyalist Türkiye

Yalçın Küçük

Emperyalist Türkiye Posts

You can find Emperyalist Türkiye books, Emperyalist Türkiye quotes and quotes, Emperyalist Türkiye authors, Emperyalist Türkiye reviews and reviews on 1000Kitap.
"Tarih Vakfı" kurmuşlar. (…) "İstanbul" Dergisi'ni çıkarıyorlar. (…) Osman Kavala var. Osman'ı tanıyorum ve bir ara solculuğu var. (…) Osman'ın annesi bir ara galiba "papatya" oldu. Kavala, Türkiye'nin en büyük silah taciridir. Kavala'nın Tarih Vakfı'na ve İstanbul Dergisi'ne ihtiyacı var. Avrupa'daki en güzel katedralleri korsanlar yaptırmışlardır.
Sayfa 492 - İnsan ManzaralarıKitabı okudu
Dünyanın en ünlü ve en çok iş yapan randevu evi olmaya heveslenen bu kenti süsleyecekler; arkadaşlarım için acı çekiyorum.
Sayfa 492 - İnsan ManzaralarıKitabı okudu
Reklam
İstanbul, bu ilk adı "Nova Roma" olan, şimdi "Nova Beyrut" olmaya özenen bu kahpe kent, yazarlarını bulmuş oluyor. İçlerinde kimler yok ki; yazmaya utanıyorum.
Sayfa 492 - İnsan ManzaralarıKitabı okudu
İkincisi kuruldu; önemli olan birincide geride ve önemsiz olan ikincide öndeydim. Yetmiş yedi seçiminden sonra Türkiye'ye kanlı bir darbe gelmekte olduğunu haber verdim; çok ciddiye alındığını hatırlıyorum. Behice Boran ve Nihat Sargın ile günlerce konuştuk; benim her söylediğimi hep doğru kabul ederlerdi. Gelen kanlı darbeyi, iktidarı denemekten başka bir yolla önlemenin mümkün olmadığını görüyordum ve bunları söylüyordum. Çok tartışıldı ve çok tartıştık. Göze alamadılar; tehlikeyi görerek emin bir liman olan Türkiye Komünist Partisi'ne yönelmeye karar verdiler. Bu, aynı zamanda Sovyetler Birliği'ne net bir biçimde yaslanmak demekti ve zordu; geçmiş vardı. Hem yaslandılar ve hem de benimle ilgili olarak "antikomünist ve anti-sovyet kampanyasını" başlattılar.
Sayfa 491 - İnsan ManzaralarıKitabı okudu
Türkiye İşçi Partisi, 1970 yılı sonunda, "faşizm" kokulu bir darbenin gelmekte olduğunu gördü; devrimci demokratların "ilerici" asker-sivil zinde kuvvetler bekleyişi içinde yüksek bir coşkuyu yaşadıkları bir sırada "faşizme hayır" kampanyası açabildi. Fakat gördüğünü önleme gücü yoktu ve gördüğüne inanmamayı tercih ediyordu. Binasını bile kurtaramadı, "Kürtçülük" savıyla kapatıldı ve ezildi.
Sayfa 491 - İnsan ManzaralarıKitabı okudu
Pakistan ile Vedat'ın da arası çok iyiydi. İslamabad'taki modern cami mimari projesini kazanmıştı; büyük bir iş olmasının yanında nerede ise her büyük islam kenti bir "Vedat Camii" istiyordu.
Sayfa 486 - Vedat DalokayKitabı okudu
Reklam
Çankaya Tepesi'nde oturduğumuz zamandaydı ve Hintli diplomatlardan birisi evinde akşam yemeği veriyordu. Diplomatik ev yemekleri kokteyllere benzemezler; zamanında bulunmak bir nezaket ve protokol zorunluluğudur. Davetiyenin üzerinde yine Çankaya'da Cinnah Caddesi yazılıydı; Temren ile birlikte beş dakikada gidebileceğimizi düşünüyorduk. Bir türlü bulamadık; trafik polisleri bizi Çankaya'da bir yerden diğerine paketliyordu. Uzun zaman sonra Cinnah'ın, eski Atatürk Bulvarı’nın yarıdan yukarısı olduğunu öğrendik. Sonra bunu Vedat'a anlattığımı hatırlıyorum. Vedat, Kürttü; Ermenileri sever, ancak, Mustafa Kemal Paşa'yı sevmezdi. "Yahu Yalçın" diyordu, gülüyordu, "En önemli caddeye Atatürk adı verilir mi?" diye devam ediyordu; Pakistan ile Türkiye'nin arasının iyi olduğu bir zamanda fırsatını bulmuş, Atatürk Bulvarı'nı ikiye ayırarak bir tarafına Pakistan'ın kurucusu Muhammed Cinnah'ın adını vermişti. Bunu hem anlatıyor hem de seviniyordu.
Sayfa 485 - Vedat DalokayKitabı okudu
Profesör Sadun Aren, Muammer Aksoy için, "Medeni Kanun ile adam astırır" derdi; doğrudur. Profesör Aksoy'un hukuk yorumu ile yaptırmayacağı bir iş yoktu.
Sayfa 483 - Bir Hukuk VirtüözüKitabı okudu
Eğer doğru bir çizgi ise, Muammer Hoca'nın yaşamı zigzaglarla doludur. Eğer doğru bir yolsa, Muammer Hoca'nın yaşamında zigzag yoktur. Ancak doğru ister çizgi, ister yol olsun; Muammer Hoca'da bükülme görmedim. Bükülmeyi bilmediği için, çıkar uğruna hiç eğilmediği için vuruldu.
Sayfa 482 - Bir Hukuk VirtüözüKitabı okudu
Babası bilinmeyen ya da kıyılan hıristiyan çocuklarına baba adı aranırken "Abdullah" adını seçmek, yeniçeriliğin başladığı tarihten itibaren Osmanlı düzeninin değişmeyen bir usulüdür.
Sayfa 465Kitabı okudu
122 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.