Esaretten Kurtuluşa

Abdullah Bin Alevi El-Haddad

Esaretten Kurtuluşa Sözleri ve Alıntıları

Esaretten Kurtuluşa sözleri ve alıntılarını, Esaretten Kurtuluşa kitap alıntılarını, Esaretten Kurtuluşa en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Cenab-ı Hakk’ın kazâ ve kaderine razı olmalısın
Büyük sûfî âlimlerden Abdullah b. Alevî el-Haddâd kuddise sırruhû, kişinin kaderiyle barışık olması hususunda şunları söyler: Cenab-ı Hakk’ın kazâ ve kaderine razı olmalısın. Çünkü bu hal, Allah Tealâ’yı sevmenin ve O’nu tanımanın en yüce meyvelerindendir. Acı da olsa tatlı da olsa sevdiğinin yaptıklarına razı olması, sevenin şânındandır. Ey mümin! Sana gereken, hidayet verenin ve saptıranın, bahtiyar ve bedbaht kılanın, yaklaştıranın ve uzaklaştıranın, verenin ve vermeyenin, alçaltanın ve yükseltenin, fayda ve zarar verenin Allah Tealâ olduğunu bilip, buna iman etmendir. Bunları bilip iman ettikten sonra gereken ise, ne zâhiren ne de bâtınen Allah Tealâ’nın hiçbir işine itiraz etmemendir. İtiraz, “Bu niçin oldu?”, “Bunun şöyle olması gerekmiyor muydu?”, “Falan kişinin ne günahı vardı da başına bunlar geldi?” gibi şeyler söylemendir. Allah Tealâ’nın yaratmada, emretmede, hükmetmede ve yönetmekte tek olduğunu; dilediğini yapıp dilediğine hükmettiğini bildiği halde, mülkünde O’na itiraz eden ve hükümranlığında O’nunla çekişip hak iddia edenden daha cahil kim vardır?
Resulullah sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurmuştur: "iki dua vardır ki bunlarla Allah arasında hiçbir perde yoktur , mazlumun duası ve müslümanın din kardeşinin gıyabında yaptığı dua."
Sayfa 215 - SemerkandKitabı okudu
Reklam
Acı da olsa tatlı da olsa sevdiğinin yaptıklarına razı olması Sewenin şanındandır ..
Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: "kendisine güvenilmeyen kimsenin imanı yoktur (kâmil değildir.)
Sayfa 207 - SemerkandKitabı okudu
Allah Resulü sallallahu aleyhi vesellem şöyle buyurmuştur: "Gıybet zinadan daha ağırdır."
Sayfa 201 - SemerkandKitabı okudu
Günahlar ve Mümin
Yemen’in büyük sûfî âlimlerinden Abdullah b. Alevî el-Haddâd k.s. şöyle demiştir: “Küçük veya büyük, gizli veya açık her günahtan tevbe etmeye dikkat et! Çünkü tevbe kulun tasavvuf yolunda atacağı ilk adımdır. O, bütün makamların temelidir. Şüphesiz Allah tevbe edenleri sever. Bil ki günahı terk etmeden, günaha pişmanlık duymadan ve o günaha bir daha dönmemeye azmetmeden yapılan tevbe tam olmaz. Gerçek tövbekârın bir takım alametleri vardır. Bunlardan bazıları şunlardır: Kalp yumuşaklığı, ağlamak, ibadetlere devam etmek, kötü dostları terk etmek ve Allah’ın emirlerinin çiğnendiği yerlerden uzak durmak. Günahlara ısrar etmekten sakın! Günaha ısrar, onu işledikten sonra hemen ardından tevbe etmemendir. Her mümine gereken; yakıcı ateşten, boğucu sulardan ve öldürücü zehirlerden sakındığı gibi, küçük büyük bütün günahlardan sakınmasıdır. Yine müminin günah işlememesi, günaha niyetlenmemesi, günahtan bahsetmemesi ve işlediyse eğer bununla sevinmemesi gerekir. Bir kul günaha düştüğünde ona gereken; günahını örtmek, işlediği günahı hoş bulmamak ve hemen o günahtan tevbe etmektir. Her zaman tevbeyi yenilemeye ve bu hususta acele etmeye dikkat et! Çünkü günahlar çoktur; kul ise zâhirinde ve bâtınında hali güzel, yolu düzgün ve ibadeti devamlı olsa da günahtan kurtulamaz. Sana her zaman tevbe etmen gerektiği hususunda, günahlardan masum ve her yönden kâmil olan Allah Rasulü s.a.v.’in her gün yetmiş defadan fazla Allah’a tevbe istiğfar etmesi yeter.” Abdullah b. Alevî el-Haddâd, Esaretten Kurtuluşa
Semerkand Yayınları
Reklam
12 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.