وَاصْبِرْ نَفْسَكَ مَعَ الَّذ۪ينَ يَدْعُونَ رَبَّهُمْ بِالْغَدٰوةِ وَالْعَشِيِّ يُر۪يدُونَ وَجْهَهُ وَلَا تَعْدُ عَيْنَاكَ عَنْهُمْۚ تُر۪يدُ ز۪ينَةَ الْحَيٰوةِ الدُّنْيَا وَلَا تُطِعْ مَنْ اَغْفَلْنَا قَلْبَهُ عَنْ ذِكْرِنَا وَاتَّبَعَ هَوٰيهُ وَكَانَ اَمْرُهُ فُرُطًا●
Kehf, 28
O, yanımızdan kalkıp gitmek istediği zaman kalkar gider, yanımızdan ayrılırdı. Ne zaman ki bu " Sabah akşam Rablarına, O'nun hoşnutluğunu dileyerek dua edenlerle birlikte candan sabret. Dünya hayatının süslerini arzu edip de gözlerini onlardan ayırma..." âyet-i kerimesi inince Hz. Peygamber (sa)'le birlikte otururken vakit geç olup onun kalkma zamanı gelince biz onun yanından kalkar yanından ayrılırdık ki kalkıp gidebilsin.
(Ibn Mâce, Zuhd, 7, hadis no:4127)
نبئ عبادي اني انا الغفور الرحيم• وان عذابي هو العذاب الاليم•
Hicr,49-50
-Bir gün Allah'ın Rasûlü(sa), Şeybe oğullarının girdiği kapıdan üzerimize girdi. Biz de o sırada gülüyorduk. Bize: "Sizi bir daha gülerken görmeyeyim. " buyurdular, sonra arkalarını dönüp gittiler. Ancak Hicr'e varmışlardı ki gerisin geri dönüp yanımıza geldiler ve şöyle buyurdular: "Sizin yanınızdan çıktığımda Cibrîl bana geldi ve: Ey Muhammed, Allah Teâla buyuruyor ki: Neden kullarımın umudunu kesiyorsun? "Kullarıma bildir ki Muhakkak Ben'im Ben Ğafûr Rahim olan." Dedi.