Hiçbir şey anlamadan 55. sayfadayım. Anlamamam kesinlikle çevirisindendir. Çok büyük hevesle almıştım. Üzgünüm. Kitabın birinci bölümü ilerili bölümlerin sinyalini bolca verdi. O kadar basit bir başlık altında ve dille anlatılmış olmasına rağmen cümleler arasında bir bağlantı kuramadan, cümlenin içinde hiçbir anlam bulamadan, google translate ile çevirilmiş gibi bir hisle okuyorum.
Örnek cümle: Altı yedi yaşındayken bir aile dergisi için dadısına okulda durumu çok iyi olan ama gideren zihinsel bozukluk gösteren bir çocuğun, besbelli kendisinin hikayesini yazdırmıştı.
EvDonald W. Winnicott · Pinhan Yayıncılık · 201425 okunma
Dilimizde bu güzel kelime var: ŞİFA. Bu kelimeden söz etmeme izin verilirse, bir hikaye anlatılması beklenebilir. Kelimelerin böyle bir değeri, etimolojik kökenleri, bir tarihi vardır: İnsanlar gibi kelimeler de kimi zaman bir kimlik
edinip sürdürme mücadelesi verir.
bu örnek iki insanın birbirini bırakmaktan korkmadığını, kazanacakları çok şey bulunduğunu, birbirlerini bırakmaktan korkarlarsa muhtemelen birbirlerinden sıkılacaklarını gösterir.
Ama yaratıcı yaşamak için özel yeteneğe ihtiyacımız yoktur. Bu evrensel bir ihtiyaç, evrensel bir deneyimdir, yataktan çıkmayan, geri çekilmiş
bir şizofren bile gizli bir zihinsel faaliyette yaratıcı, dolayısıyla bir anlamda mutlu yaşayabilir.
"Penceremin dışında bir sarısalkım var, hava güneşli, görebilenler için bunun harika bir manzara olması gerektiğini entelektüel açıdan biliyorum. Ama benim için bu sabah (Pazartesi) hiçbir anlamı yok. Hissedemiyorum. Gerçek
olmadığımı bana şiddetle fark ettiriyor."