Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Farsça Asılları ve Türkçesiyle Rubailer

Ömer Hayyam

Farsça Asılları ve Türkçesiyle Rubailer Sözleri ve Alıntıları

Farsça Asılları ve Türkçesiyle Rubailer sözleri ve alıntılarını, Farsça Asılları ve Türkçesiyle Rubailer kitap alıntılarını, Farsça Asılları ve Türkçesiyle Rubailer en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Seni aramaktan dünyanın başı dertte; Zengine de göründüğün yok, fakire de; Sen konuşursun da biz sağır mıyız yoksa, Hep kör müyüz, sen varsın da görünürde.
Bilmem, Tanrım, beni yaratırken neydi niyetin, Bana cenneti mi, cehennemi mi nasip ettin; Bir kadeh, bir güzel, bir çalgı bir de yeşil çimen Bunlar benim olsun, veresiye cennet de senin.
Reklam
Tekkede, medresede, maastırda, kilisede, Bir cennet cehennem kaygısıdır sürüp gitmede. Oysa yüce varlığın sırlarına eren kişi Bunların tohumunu uğratmaz düşüncesine
Ben şarabı içtikçe bana içme diyorlar, Şarap din düşmanıymış bu yüzden kızıyorlar, Din düşmanının kanı bize helal değil mi ? Demek ki bu adamlar hiçbir şey bilmiyorlar.
Sayfa 181Kitabı okudu
Dünyada olan biteni ben de görmedeyim; Haksızlıkları hep baş köşelerde görmedeyim; Fesuphanallah! Nereye bakarsam bakayım Kendi mutsuzluğumu her yerde görmedeyim.
Reklam
İçelim kendimizden geçelim...
Şarap sonsuz hayat kaynağıdır, iç; Gençlik sevincinin pınarıdır, iç; Gamı yakar eritir ateş gibi, Sağlık sularından şifalıdır, iç.
Haksızlık etmekten sakın, hak yoluna gir; Yediğin ekmeği başkasına da yedir; Cana kıyma, kimsenin sırtından geçinme, Seni cennete sokmak benden: Şarap getir!
Zaman büktü belimi, ne el tutar ne ayak; Oysa ne güzel işlerim var yapılacak. Can kalktı gitmeye; aman dur, diyorum: Ne yapayım diyor, evin yıkıldı yıkılacak.
Işık saçıyor ayağını bastığın toprak, Bir zerresi yüz binlerce güneşten güzel.
Reklam
Ömür defterinden bir fal açtım gönlümce; Halden anlar bir dost gelip falı görünce: Ne mutlu sana, dedi; daha ne istersin: Ay gibi bir sevgili, yıl gibi bir gece.
Dünyada akla değer veren yok madem, Aklı az olanın parası çok madem, Getir şu şarabı, alsın aklımızı: Belki böyle beğenir bizi el âlem!
Gül der ki yüzüm yüzlerden güzelken Ezer suyumu çıkarırlar bilmem neden. Bülbül de şöyle der ona sanki içinden: Bir yıl dert çekmeden var mı bir gün sevinen?
Ey kara cübbeli, senin gündüzün gece; Taş atma dünyayı bilmek isteyenlere. Onlar Yaradanın sanatı peşindeler: Senin aklın fikrin abdest bozan şeylerde
Hayyam, şarap iç, sarhoş olmak ne hoş, Sevgilin de varsa, sarılmak ne hoş;
55 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.