You can find Fasulyeden Aşklar books, Fasulyeden Aşklar quotes and quotes, Fasulyeden Aşklar authors, Fasulyeden Aşklar reviews and reviews on 1000Kitap.
Yazar, biraz alaycı, hafif hüzünlü ama sevecen ve gözlemci bir tavırla, sıradan hayatin sıcacık kadınları arasında tebdil-i kıyafetle dolaşıyor. Aşk yanılsamasının ardına saklanmış hayatları gün ışığına çıkarıyor.
Bu kitabı bir sahaf hediye etmişti, yazarın okuduğum ilk kitabı oldu. Kitap kısa öykülerden oluşuyor. Öykülerin ana karakterleri günlük hayatta yanlarından geçip gittiğimiz sıradan kadınlar. Kitabı çok beğendim; gerek yazarın dili kullanımı gerek işlediği konular gayet güzeldi. Diğer kitaplarını da okumayı düşünüyorum.
“Diyeceğim şu; varlığımla yokluğum bir, kimsenin umurunda değilim, işe yaramazın biriyim... Yapmak istediklerimi başaramadım. Türlü engellerin önünde durup bekledim. Tam atlayacakken cayıp geri döndüm. Elbette ne yaptığımın, geriledikçe sıfıra yaklaştığımın ayırdında değildim. Ama şimdi, şu an nerede olduğumu biliyorum. Yazık ki bulunduğum yer umutların sıfır noktası, yapmak istediğim hiçbir şey yok. Çok sevdiğim çayı bile içemez oldum. Şairin dediği gibi, çok sevdiğim salatayı bile aramaz oldum.”
“Yaptığı, yapmadığı (nasılsa bir gün yapacaktır) her şey onu keyiflendirmek için düşünülmüş eşsiz araçlarmış, o da bu araçları son damlasina kadar kullanmak üzere yeryüzüne indirilmiş bir başka araçmış gibi, yaşamı bir beklene oyunu olma özelliğinden arındırdığını sanarak, kendi kurmaca düzeni içinde, çok katlı bir binanın gün ışığını ne hikmetse pek içeri sızdırmayan “üç oda bir salon” dairesinde, milyonlarca insanın sığdığı bir kentte, milyonlarsız ama sakin ve uyumlu, uyuyup uyanmaktaydı...”
“Duyuyor musunuz? Az önce duyduğunuz o ayak sesi, belki benimkisi!.. Geçip giden “Yaşamayı seven biriydi,” diye düşündüyseniz o bendim... “Pişmanlık duymayan, tasasız biri,” diye düşündüyseniz, yine doğru derdim!...”
“Annesiyle babası AŞK’la ilgili bir ‘durum’ değildi. Babası, sarhoslukla ilgili bir ‘durum’du. Kadro dişi bırakılmış bir memur!.. Annesi, çok güzel zeytinyağlı fasülye pişiren, sessizliğin saat kulesi! Vakti gelince ‘din dan’; yemek saati, kahvaltı saati, yatma saati... Annesi, belki de belirgin günlerin belirleyicisi: Çamaşır günü, ütü günü, doğum günü, bahar temizliği günü, kabul günü, banyo günü ve daha birçok adı konmuş günden oluşmuş üç yüz altmış beş günün isim annesi miydi?”