Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Fransa'daki Devrim Üzerine Düşünceler

Edmund Burke

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Tüm bu sahtekarlıklar, çevrilen dolaplar, şiddet, yağma, yangınlar, katliamlar, müsadereler, zorunlu para kullanımı uygulaması ve bu Devrimi meydana getirmek ve devamlılığını sağlamak amacıyla başvurulan her tür despotluk ve gaddarlığın, bütün erdemli ve ölçülü zihinlerin ahlaki hassasiyetleri üzerinde sarsıcı bir doğal etkisi varken, bu felsefi sistemin yardakçıları, eski Fransız monarşik hükümetine yönelttikleri nutuklarla adeta gırtlak patlatmaktadırlar.
Sayfa 175Kitabı okudu
Devrim Endişesi
“Bana öyle geliyor ki büyük bir kriz yaşıyoruz… Fransız Devrimi dünyada bugüne kadar meydana gelen olayların en hayret verici olanıdır. En harika şeyler çoğu kez en tuhaf ve saçma araçlarla gündeme gelmiştir; en gülünç tarzlarda ve de, açıkçası en adi vasıtalarla. Hafif meşreplik ve yabanilikle örülü bu tuhaf kaos ortamında her şey tabiatının dışına çıkmış; her türden suç, bin bir çeşit tiyatro gösterisine sirayet etmiş görünmektedir. Bu korkunç derecede trajikomik sahneyi izlerken, birbirine zıt tutkular mecburen birbirini takip etmekte; zaman zaman da zihnimizde birbirine karışmaktadır; aşağılanmanın ardından öfke; kahkahanın ardından gözyaşı, küçümsenmenin ardından korku.” Görüldüğü üzere Burke, muhafazakârlığın Kapital’i olarak kabul edilen eserinde Devrimin sözde kazanımlarının patavatsız coşku krizine yol açtığını ve kraliyetin yaşadığı ıstırabın yıkıcı unsurlara leziz öğünler sunduğunu dile getirir.
Sayfa 29 - Kadim Yayınları, 2016
Reklam
İnsan, doğası gereği girifttir; toplumu oluşturan unsurlar olup olabilecek en karmaşık haldedir; bu sebeple de insanın doğasına ya da kurduğu ilişkilerin niteliğine uygun hiçbir basit yetki dağılımı veya yönelimi bulunmamaktadır.
Birikim kumarbazlıkla elde edilmeye çalışıldığında, Servet sahibi olmak, insanoğlunun takdirinden çıkar, daha ziyade kara bir karganın huysuz içgüdülerinin insafına bırakılır.
Sayfa 266Kitabı okudu
İnanın bana efendim, insanları eşitlemeye çalışanlar bunu asla gerçekleştiremezler. Farklı vasıflara sahip yurttaşlardan oluşan tüm toplumlarda, kimi vasıflar ilk sırada yer alır. Bu nedenle toplumu eşitlemeye çalışanlar, aslında sadece doğal düzeni değiştirip bozarlar.
"Eşitlik canavarca bir kurgudur." "Siyasi eşitlik doğaya aykırıdır. Sosyal eşitlik doğaya karşıdır. Ekonomik eşit lik doğaya karşıdır. Eşitlik düşüncesi düzene karşı çıkıştır."
Reklam
Aslına bakarsanız, tiyatro, insani duyguların çiğnenip ayaklar altına alındığı kiliselere göre daha iyi bir ahlak okuludur.
Sayfa 120Kitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.