Uzun bir süredir öykü ağırlıklı okumalar yapmaktayım. Daha önce paylaşmış olduğum bir alıntıda yer aldığı gibi (#69389465), ben de herkesin bir öyküsü, şiiri, şarkısı olması gerektiğini düşünüyorum. Bu nedenle okumuş olduğum 164 tane öykü kitabının içinden bana dokunan öyküleri bir ileti altında paylaşmak istedim.
Bu
"..Biz kendimizi bile doğru dürüst anlayamıyoruz. Kaldı ki başkalarına, o başkaları isterse en yakınlarımız olsun, anlatalım. Olur mu böyle şey? Görülmüş müdür bir insanın bir başka insanın içinden geçenleri tıpatıp anladığı?"
Sabahattin Kudret Aksal 'ı hiç göremiyorum? Neden insanlar ondan bu kadar bihaber...
Üç sene önce Tüm Şiirlerini ve Tüm Öykülerini içeren iki kitabı satın almıştım. O zamanlar Gazoz Ağacı'nın okunma sayısı yine iyiydi. Çünkü MEB 100 temel eser içinde yer alan bir kitaptır. Ama Tüm Şiirlerini içeren kitabı hâlâ okuyan insanlar çok az.
“Biliyordum. Seni görür görmez anlamıştım. Görür görmez, işte her şeyden, bütün düşüncemden sıyrılıp yapayalnız, varlığının bile farkında olmadan yalnız kalacağım kadın demiştim.. ”
Arkadaşlar sizler için isminde "ağaç" geçen bazı kitapları biraraya getirdim. Dediğim gibi bunlar yalnızca bazıları... Peki sizce neden bu kadar çok? Ağaç metaforu sizce neden bu kadar güçlü? Ağaç kelimesi sizlere neleri çağrıştırıyor? Şimdi bunları düşünürken zihninizde nasıl bir ağaç canlandı?