Yas tutmayı yalnızca ölüm ya da boşanma gibi büyük kayıplar sonucu oluştuğuna dair düşünme eğilimindeyiz. Oysa yas tutma, herhangi bir yitim ya da değişikliği verilen psikolojik bir yanıt, iç dünyamız ile gerçekli arasında bir uyum sağlaya bilmek için yaptığımız uzlaşmadır. Yitirilen şey aile yadigarı bir küpe, bir umut, bir ülkü, bir dostluk, bir vatan, bir sevgili ve hatta eski kendilik olabilir.