Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tarihin Üretilmesi ve İktidar

Geçmişi Susturmak

Michel-Rolph Trouillot

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Tarihçi ister liberal ister muhafazakar görüşlere sahip olsun, önemli olan iktidarın işleme şeklidir.
Sayfa 131Kitabı okudu
Aydınlanma, ontolojik söylem ve sömürgeci pratikler arasındaki temel muğlaklığı belirginleştirir.
Sayfa 104Kitabı okudu
Reklam
Geçmiş bir olaya verilen değerin, olayın kendi öneminden kaynaklandığını düşünmek doğru değildir. Tarihin yaygın olarak kabul görmüş tarifi, "geçmişin önemli deneyimlerinin hatırlanması" dır; fakat bu tarif aslında yanıltıcıdır. Şöyle bir cümleyi herkes duymuştur: Kişi için hafıza neyse, toplumlar için tarih odur. Yani hafızada saklanan geçmiş deneyimlerin, bilinçli bir şekilde bulunup geri getirildiği varsayılır. Pek çok farklı çeşidi olmasına rağmen, tarih ve hafızaya dair bu yaklaşımı "depo modeli" olarak adlandıracağım.
İnsanlar tarihe hem fail hem de hikaye anlatan kişiler olarak dahil olur. İngilizce'de ve pek çok çağdaş dilde "tarih" [history] kelimesinin özünde barındırdığı belirsizlik, tarih yapılırkenki bu ikili duruma gönderme yapar. Günlük kullanımda tarih kelimesi, hem gerçekleşmiş vakalar hem de o vakaların hikayesi anlamında kullanılır. Yani hem "olanı" hem de "olduğu söylenen"i ifade eder. İlkinde sosyal-tarihsel süreçler; ikincisinde ise o süreçler hakkında bizim bildiklerimiz, yani anlattıklarımız anlaşılır.
Diderot ve Raynal' ın radikalliğinin arka planında, sömürgeciliğin idaresine dair bir proje yatar. Köleliğin kaldırılmasını talep ederler; ama bu süreci uzun vadeye yayarlar. Yani sömürgelerin daha iyi kontrol edilebildiği daha sonraki bir döneme tehir etmek isterler.
Sayfa 107Kitabı okudu
Tarihe en çok, ondan etkilenmiyor gibi yaptığımızda bulanıyoruz. Tarihten etkilenmiyor gibi yapmayı bırakırsak, o sahte masumiyeti kaybedeceğiz belki; ama buna mukabil, algılayışımız gelişecek. Naiflik, aslında gücü elinde tutanların icat ettiği bir mazeret. Güce maruz kalanlar için ise aynı naiflik, kendilerine yapılan haksızlıkların sürmesi anlamına geliyor.
Reklam
Eğer sahicilik bugüne aitse, akademik tarihçiler (ve az miktardaki filozof) kendilerini köşeye sıkıştırmış olabilirler. Pozitivist bir tarih felsefesinden devşirilmiş lonca gelenekleri, akademik tarihçilerin bugünle alakalı herhangi bir konuda pozisyon almalarını yasaklar. Tarih ve diğer sosyal bilimlerde, doğa bilimlerinin modası geçmiş olgu fetişizmi hala hakimdir. Bilerek mevzi tutmayı ideolojik sayan ve reddeden bakış açısı desteklenir. O yüzden de tarihçinin pozisyonu resmi olarak tarafsızdır. Tarihçi, kendisi tarihsiz bir gözlemcidir.
Sayfa 177Kitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.