Göçmen Ruh
Müge SandıkçıoğluGöçmen Ruh Sözleri ve Alıntıları
Göçmen Ruh sözleri ve alıntılarını, Göçmen Ruh kitap alıntılarını, Göçmen Ruh en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ruh ve kalp yaralarının pansumanı kolay değil ki... Enfeksiyon kapma riski yüzde yüz. Ruh, o mikrobun ömür boyu taşıyıcısı olur artık. Tedavi sadece bulguları yok eder ; tümünden iyileşme ihtimali yoktur.
Sayfa 23Kitabı okudu
Göçmenler yüreklerindeki o eski anıları , kırgınlıkları ve zorlukları unutamıyor
Sayfa 11Kitabı okudu
Bilmezler ki;
kadın ruhu , kadın kırılganlığı denen bir şey vardır.
Sayfa 19Kitabı okudu
"Bırakın benim 'nasıl gidiyor' olduğuma kafayı takmayı. Beni anlamayarak kaybetmeyin vaktinizi. Asıl anlamadığınız ben değilim ki.
Bana yapmacık ilgi göstermeyi ya da hiç ilgilenmiyor gibi rol kesmeyi de bırakın. Asıl ilgilenmediğiniz ben değilim. İçinizi öksüz bırakmışsınız, ağlıyor... "
Sayfa 60
"Ben, bana "nasıl gidiyor? " denmedikçe kendimi pek anlatan biri olamadım hiçbir zaman. Dense de üstünkörü geçtiğim olur; sorana kadar değişir. O kişinin sorduğu konuya gerçek ve samimi ilgisine göre verdiğim cevapların kelime sayısı farklıdır. "
Sayfa 57
"Sistemini yediğimin eğitiminin içinde, çarklarında ailece öğütülerek mal mal baktığımız günlerdeyiz yine."
Sayfa 96
Elalem denen illet...
"Konu sizden bakire olarak çıkar, size hayat kadını olarak geri gelir. Siz konuyu, tüm kırılganlığınızla pamuklara sararsınız, o poposuna kadar yırtmaçlı, göbeğine kadar dekolteli olarak geri gelir. Siz nahif bir müsamere sergilersiniz, o bir pavyon revüsü olarak geri gelir. Siz bir kaplumbağa vosvos anlatırsınız, o size üstü açık bir porsche olarak geri gelir. Siz çocuksuz gönderirsiniz, o beşiz doğurmuş olarak geri gelir. Siz külkedisi dersiniz, o sokak kızı irma anlar. İşte bir konuyu sulu götürüp susuz getirme yeteneğine sahip bazı özel insanlar vardır. "
Sayfa 116
Çekilmez anne tipleri...
"Bazı anneler putperesler gibidir; çocuğuna tapar. Onu herşeyiyle kendinin yarattığına inanıp Tanrılaşma belirtileri gösterir. Var oluşunun temelinde "sadece o" vardır. Sanki dünyada bir tek kendisi çocuk doğurmuş gibi, kendini de çocuğunu da herkesten farklı görür. Okulda çocuğunun kavga ettiği çocuğa diklenen de, öğretmenini hizaya sokmaya çalışan da, veli toplantılarında bas bas bağıran da, her şeyi çocuğunun önüne servis eden de, çocuğundan başka önemli işi olmadığına inanan da, tüm hayatını ona göre planlayan da, eşini, dostunu, mesleğini hep ikinci plana atan da hep bu annelerdir. "
Sayfa 55
"Evinizden, işinizden, eşinizden ne kadar memnun olsanız da, hiç memnun olmasanız da, bilmiyor musunuz ki aslında yalnızız şu dünyada. Biz iyiysek, her şey iyi oluyor. Tersi de geçerli; hayatımızı birlikte geçirdiğimiz ailemiz veya arkadaşlarımız da ayrı mantıkla yaşayınca, bize de iyi gelmiyorlar mı? "
Sayfa 58
"Beddua edesi gelir insanın... Ama yine de 'huy+aile' ikilisinin öğretileri engel olur. Yani bir anlamda hâlâ adam olunmaz. Son kertede söylenen söz:" Allah bilsin..." diye bir havale çıkarmaktır.
Amin..."
Sayfa 24
"Bir başkasına güvenme duygusu, kişinin ailesinden gelen alışkanlıklara, geçmiş deneyimleriyle ve kişisel özellikleri ile şekilleniyor. O aile bireylerinin de aynı yollardan geçmek zorunda kalarak yetiştiğini düşününce, her bir yeni insanda döngü başa sarıyor. Ara nesillerde farklılaşan birileri olmadıkça, yeni gelenler de, iyi ya da kötü aynı rayda yetişecektir. "
Sayfa 21
"Hep öyle olur ya : Hastahaneye gideriz, sağlığa şükrederiz . Kabristana gideriz, hayata şükrederiz. İlle de bir 'kafaya danklama' ziyareti olacak ki, başka türlü danklatamadığımız o kafayı, kumuna gömdüğümüz o hayattan bir çıkarabilelim."
Sayfa 79
yaşlılık..
"Yaşlanmaktan korkar oldum son yıllarda. Elimin ayağımın tutamayacağı zamanlardan. Sokak sokak gezen biri değilim aslında. Demek istediğim artık işe gidemeyeceğim ve evimde çok daha fazla zaman geçirmek zorunda kalacağım yaşlar gelince, kendimi oyalayabileceğim ve zaten bana çok yakın olmuş uğraşlarım olmalı. Oturduğum yerde yapabileceğim, yârenlik edebileceğim. "
Sayfa 59
"Ve siz güçlü kadınlar! Gücünüz göreviniz haline gelmesin. Size sunulan, bahşedilen bu güzel yönünüzün kemirilmesine, israf ve istismar edilmesine izin vermeyin. Bazen zayıflıkta bir meziyettir. Bir 'Hürrem Sultan' olmak zorunda değilsiniz."
Sayfa 20
"Uzak olsun ama iyi olsun... (Bu, Türk ebeveynlerin mantrasıdır.)
Sayfa 107