Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gözleri

Bozorg Alevi

Gözleri Hakkında

Gözleri konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.

Hakkında

Herkes, İran'ın ünlü ressamlarından Makan Hoca'nın sürgündeyken resmettiği "Gözleri" isimli tablosundaki gözlerin kime ait olduğunu, hangi sırrı saklamaya çalıştığını ya da ne ima ettiğini merak ediyordu. Yıllardır bu sırrı çözmeye çalışan anlatıcı, sonunda o gözlerin sahibinin peşine düşecektir. Ve kendisini hayretler içerisinde bırakacak bu hikâyeyi o gözlerin sahibi meçhul kadından dinleyecektir. Bir kavuşmanın imkânsızlığı daha en başından bir aşkın kaderini belirleyecektir belki de... İran Edebiyatı'nın kurucularından olan Bozorg Alevi'nin en önemli romanı Gözleri, Farsçadan çevirisiyle ilk kez Türkçede. "Beni yanardağın yanına kadar çekiyordu fakat soğukluğuyla donduruyordu. Ömrüm boyunca esir düştüğüm ve hâlâ da devam eden facia bu işte. Ne demek istediğimi anlıyor musunuz" Öpücüklerime hasret olduğunu biliyordum, sıcak parmaklarının tenimi yakmaya hazır olduğunu bildiğim gibi. Teninin tenimin ağırlığını beklediğini de. Dünyada onu bir anlığına olsa bile mutlu edebilen tek kişinin ben olduğumu da biliyordum. Ben de tenini, güçlü ellerini vücudumun derinliklerinde hissetmeyi çok isterdim. Vücudunun vücudumda erimesini, benimle birleşmesini isterdim. Dalgalı, perişan saçlarıyla oynamak isterdim. Dudaklarının hararetini dudaklarımla emmek isterdim. Ruhunu, yanıp tutuşan o ruhu, çırılçıplak, güncel sıkıntıların ve diktatör baskısının yarattığı sorunlardan, polis korkusundan üzerine çektiği o koruyucu kalkan olmadan görmek isterdim."
Tahmini Okuma Süresi: 6 sa. 48 dk.Sayfa Sayısı: 240Basım Tarihi: Kasım 2015Yayınevi: Fabula Kitap
ISBN: 9786059115803Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 77.0
Erkek% 23.0
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

Bozorg Alevi
Bozorg AleviYazar · 5 kitap
İran'da öğrenim gören Alevi 1922'de Berlin'e gönderildi. Orada Almanca öğrenerek çeşitli Almanca yapıtları Farsçaya çevirdi. 1927'de İran'a döndükten sonra Tahran Sanayi Yüksekokulu'nda öğretmen oldu. 1932’de Mojtaba Minavi, Mesud Farzad ve Sadık Hidayet ile birlikte geleneksel İran edebiyatını sert bir üslupla eleştiren Rab’a Klübü’nü kurdu. Sosyalist bir gruba katıldığı için 1937-41 arasında hapiste kaldı. Bu dönemde, hapisteki sosyalist arkadaşlarını ve geçirdikleri acı deneyimleri anlattığı Elli Üç Kişi ile öykü kitabı Zindan Notları'nı yazdı. II. Dünya Savaşı'ndan sonra İran-Sovyet Dostluk Derneği'ne üye olan Alevi, Özbekistan SSC'yi ziyaret etti ve oradaki izlenimlerini Özbekler adlı kitabında topladı. Kitle Partisi'nin (Hizb-i Tude) kurucuları arasında yer aldı. 1953'te Dünya Barış Konseyi'ne katıldı ve kendisine altın madalya verildi. İran başbakanı Muhammed Musaddık'ın 1954'te iktidardan düşüşünden sonra İran'dan ayrılarak Doğu Almanya'ya sığınmak zorunda kaldı. Humboldt Üniversitesi'nde konuk öğretim üyesi olarak görev aldı ve profesör oldu. Alevi daha çok, Freud'cu psikolojinin güçlü etkisini yansıtan öykü kitabı Çemedan (Bavul) ve bir yeraltı devrim önderiyle ona aşık olan yukarı sınıftan bir kadını konu alan ve büyük tartışmalara yol açan Çeşmhayeş (Onun Gözleri) adlı romanıyla tanınır. Kämpfendes Iran (1955; Savaşan İran) ve Geschichte und Entwicklung der modernen Persischen Literatur (1964; Modern İran Edebiyatının Tarihi ve Gelişimi) gibi Almanca kitaplar da yazan Alevi, 1979 Devrimi'nin ardından kısa bir süre İran'da kaldıktan sonra, yeniden Doğu Almanya'daki profesörlük görevine geri döndü. 1997'de Berlin'de yaşamını yitirdi.