Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Güncel İtikad Meseleleri

Halis Bayancuk (Ebu Hanzala)

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
... Cehalet bir suçtur, özür değil ...
Sayfa 210 - Tevhid Basım Yayın
Abdullah bin Ömer (ra) şöyle demiştir: "İlim üçtür: Konuşan kitap, geçerli/devamlı sünnet ve 'bilmiyorum' sözüdür." Camiu'l Beyan El-İlim ve Fadlihi, 1/753
Reklam
Çünkü onlar, atalarını taklit etti. "Böyle gelmiş böyle gider." dedi, "Eski köye yeni adet getirmeyin." dedi... Hakkın peşine düşmedikleri için hak da onların peşine düşmedi. Aramadılar ki bulsunlar... Dert edinmediler ki ulaşsınlar... Şayet bir adım atıp Allah'a (cc) yönelselerdi, elbette Allah onlara on adım atacak ve rahmetiyle onları sarıp sarmalayacaktı. Zeyd'e, Amr b. Abese'ye ve diğer haniflere; karanlıklar içinde bir ışık yaktığı gibi, onlara da bir ışık yakacaktı... Sonuç olarak; misakı hatırlamayan yoktur. Değersiz şeylerle meşgul olduğu için misakı unutanlar vardır. Fıtratı tevhide meyletmeyen yoktur. Atalar yoluna uymakla, oyun ve eğlenceyi din edinmekle, sorgusuz sualsiz dini siyasi liderlere tabi olmakla; fıtratını bozan/değiştiren insanlar vardır. Kevni ayetlerde tevhidi görmeyen yoktur. Gözünü, kulağını ve kalbini Allah'tan (cc) başka yönlere döndüğü için, hidayetle arasına engeller konmuş insanlar vardır.
Mu'rid ifadesi, bir şeyden yüz çeviren ve ilgisiz kalan kimseler için kullanılır. Kur'ân'a göre mu'rid'in hükmü şudur: "Gökleri, yeri ve ikisi arasındakileri ancak hak ile ve belirlenmiş bir süreye kadar yarattık. Kâfirler, uyarıldıkları şeyden yüz çeviren kimselerdir." ¹ "Onlara ne oluyor ki, öğütten yüz çeviriyorlar? Âdeta ürkmüş yaban eşekleri gibidirler." ² "Rabbinin ayetleri kendisine hatırlatıldığı halde yüz çeviren ve elleriyle (yapıp) takdim ettiğini unutandan daha zalim kim olabilir? Şüphesiz ki anlamamaları için kalplerine perde germiş, kulaklarına da ağırlık koymuşuzdur. Sen onları hidayete çağırsan bile, ebediyen doğru yolu bulamazlar." ³ 1. 46/Ahkaf,3 2. 74/Müddessir, 49-50 3. 18/Kehf, 57
"Allah (cc) kıyamet gününde cehennem ehlinden azabı en hafif olan kimselerden birine şöyle buyuracak: 'Ne dersin, yeryüzünde ne varsa senin olsaydı bunu (azaptan kurtulmak için) fidye olarak verir miydin?' O kişi, 'Evet.' diyecek. (Allah) şöyle buyuracak: 'Ben senden bundan daha basit bir şey istemiştim. Ben senden, baban Âdem'in belinden zürriyet olarak seni çıkardığım sırada, bana hiçbir şeyi ortak koşmamak üzere söz almıştım. Fakat sen bana ortak koşmaktan başka bir şeyi kabul etmedin.'" Buhari, 6557; Müslim, 2805
Reklam
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.